SELÇUK ALTUN - HABERLER.COM
Otomotiv, Türkiye ekonomisi için gerek üretim ve istihdam gerekse de ihracat konusunda lokomotif birkaç sektörün başında geliyor.
Ancak, sektör şu günlerde iç pazarda çok ciddi sıkıntılar yaşıyor. Döviz kurunda yaşanan yükseliş, ÖTV artışı, kredi faizlerindeki tırmanış maliyetleri artırdığı gibi, siyasi arenada yaşanan gerginlik vatandaşın satın alma kararını negatif yönde etkiliyor. Tüm bu nedenlerle sektörde yıl sonu hedefleri revize ediliyor.
Biz de Haberler.com olarak otomotiv sektöründe yaşanan gelişmeleri ve 2014 yılında dair öngörülerini sektörün duayen isimlerinden Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar ile konuştuk.
Renault ve Dacia markalarını yıllardır Türkiye'de başarıdan başarıya taşıyan Aybar, iç piyasada çok dramatik bir düşüş beklemiyor, ama genel pazarın bu yıl 700 bin civarında gerçekleşmesinin bile iyimserlik olacağını söylüyor.
İşte Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar'ın sorularımıza verdiği yanıtlar;
2014 başında gerçekleştirilen ÖTV artışı, döviz ve faizlerdeki yükselişin otomotiv sektörüne etkisi nasıl olacak?
Aybar: Sektör açısından özellikle ÖTV artışı ve döviz kurlarındaki beklenmeyen yükseliş, maliyetleri arttırdı. Dolayısıyla fiyatları ayarlamamızı gerektirdi. Ayrıca kur ve ÖTV artışı dışında finansmana erişim anlamında da olumsuz gelişmeler yaşandı. Örneğin kredi vadelerinin kısalması, kredilere limit, faiz oranlarının yükselmesi pazarda daralmaya muhakkak ki yol açacak. Tüm bu gelişmeler bir adaptasyon süreci gerektiriyor.
ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİ VE KAPASİTE SORUNU VAR
Cari açığa önlem olarak vergi yükünün artırılmasını nasıl karşılıyorsunuz? Yerli üretimi desteklemek için vergi artışlarının sadece ithal araçlarda uygulanması doğru olmaz mıydı?
Aybar: 1 Ocak 2014’te belirlenen yeni vergiler oldukça yüksek. Bu Türkiye’nin makroekonomik dengelerine bağlı bir konu. Otomotiv sektörü olarak yüzde 100 kayıt altında bir sektör olduğumuz için durum böyle. Buna çözüm ise daha fazla çeşit ve sayıda üretim yapmak.
Türkiye’de henüz 1000 kişiden 100 kişiye bir otomobil düşüyor. Bu oldukça düşük bir rakam, ülkemizde hala yüksek bir potansiyel var. Bu oran AB ülkelerinde ise 500-600’lerde. Şu andaki sorunumuz ürün çeşitliliğinin ve üretim kapasitesinin artamaması. Ülkemize yeni “greenfield” olarak tanımladığımız yeni yatırım maalesef gelmiyor.
Yerli otomobil çeşitliliğinin eksikliği, bu açığı ithalatla dengelememize sebep oluyor. Diğer bir deyişle sektörde yüksek satış rakamları yüksek ithalat oranına yol açıyor. Bu da vergi artışları gibi makroekonomik dengelemeleri getiriyor. Diğer taraftan vergi artışlarının sadece ithal otomobillere uygulanması, serbest piyasa ekonomisi ve rekabet koşulları gereği mümkün değil.
PAZAR YÜZDE 10 DARALIR
Tüm bu gelişmeler sonrasında iç piyasaya dair 2014 sonu öngörüleriniz nelerdir?
Aybar: Makroekonomik dengeler nedeniyle her türlü vergi zammının doğal olarak sektörde belli bir daralmaya meydan vereceği bilinen bir gerçek. Zaten oldukça yüksek olduğu her vesileyle dile getirilen ve otomobilin tescili esnasında alınan ÖTV’nin daha da yükselmesinin 2014 otomotiv pazarında yeni bir daralmaya meydan vereceğini bilmemiz gerekiyor.
Buna rağmen iç pazarda çok dramatik bir daralma beklentisinde değiliz. Aksi bir gelişme doğal olarak üretimden istihdama, yatırımlara kadar bir dizi zinciri tetikleyebilir. Ancak böyle bir beklenti içerisinde değiliz.
2013 yılının otomotiv satışlarından yüzde 10 kadar eksik olacağını tahmin ettiğimiz 2014 pazarının bu yeni vergi artışlarıyla 700 bin seviyelerini bulması bile iyimserlik olur.
HEDEF YİNE BİRİNCİLİK
Tüm bu gelişmeler sonrasında Renault ve Dacia olarak 2014 hedeflerinizde bir düzeltme oldu mu? Sene sonu hedefleriniZi aktarır mısınız?
Aybar: Renault ve Dacia için 2013 yılında son derece hareketli ve yeni araçlarımızın pazara sunulması açısından da oldukça zengin, hatta rekor düzeyde diyebileceğimiz bir yıl oldu. 10 yeni model lansmanı gerçekleştirdik. 2013 her iki markamız için de ürün gamını gençleştirme yılı oldu.
2014 yılındaki gelişmeler sonrası hedeflerimiz öngördüğümüz gibi devam ediyor. 2014 yılının sonunda Renault markamızın 15 yıldır süregelen binek otomobil liderliğini devam ettirmeye kararlıyız.
Dacia markamız ise, bildiğiniz gibi 2013 yılında toplam pazarda 8'inci marka oldu. Bu yıl 10'uncu yılını kutlayacağımız Dacia markamız yükselişini ve başarısını sürdürmeye devam ediyor olacak.
ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLER YILA DAMGA VURACAK
Bu yıl piyasaya süreceğiniz yeni araçlarınız hakkında bilgi verir misiniz? En iddialı olduğunuz ve ses getireceğini düşündüğünüz model hangisi olacak?
Aybar: Renault ve Dacia markalarımız için, bu yıl da yeni ürünlerin pazara sunulması açısından zengin bir yıl olacak. Yılın hemen başında Yeni Dacia Logan MCV’yi satışa sunduk.
Dacia; Yeni Sandero, Yeni Sandero Stepway, Lodgy, Dokker ve Yeni Duster’dan sonra fiyatı küçük, kendisi büyük bir station wagon olan Yeni Logan MCV ile başarısını sürdürmeye hazırlanıyor. Geniş ailelerin ekonomik çözümü olan Yeni Logan MCV, hem özel hem profesyonel kullanıma yönelik bir otomobil. Yeni Logan MCV tamamen yenilenen bir iç ve dış mekan tasarımına sahip. Her ihtiyaca cevap veren, sağlam bir aile otomobili.
Renault olarak ise yılın ilk yarısında Megane HB ve Sport Tourer’ın lansmanını gerçekleştireceğiz. Renault’nun öncüsü olduğu, devrimsel nitelikteki yeni teknoloji elektrik motorlu otomobiller de 2014 yılına damgasını vuracak. YeniTwizy ve Zoe yılın ilk yarısında satışa sunuluyor olacak. Yılın son çeyreğinde ise ticari modellerimizden Master ve Trafic’i yenileyeceğiz.
Geleceğin araçlarına dair grubunuzun çok ciddi çalışmaları var. Bu alanda yakın zamanda neler göreceğiz?
Aybar: İnovasyon bugün, her zamankinden daha fazla Renault’nun marka kimliğinin odağında yer alıyor. Kısa süre önce gözler önüne serilen ve önümüzdeki aylarda gün ışığına çıkacak olan tüm modeller, bünyelerinde barındırdıkları yeni teknolojiler sayesinde bu yenilik arayışının genlerini taşıyor. Söz konusu teknolojiler, araç kullanıcılarının ihtiyaçlarına ve beklentilerine odaklanmış durumda. İnovasyon, Renault’nun müşterilerine sunduğu ‘uygun fiyatlı mobilite’ anlayışına doğrudan katkıda bulunuyor.
Buna en güzel örnek R-link teknolojisi. Araca entegre 7 inç bu mültimedya entegre tablet aynı anda hem internete hem de otomobile bağlı. Renault R-Link ile gündelik yaşantınızla bağınızı koparmadan yolculuklar yapabilirsiniz: Telefon rehberiniz, müzik içerikleriniz, internet uygulamalarınız... Bunların hepsine dokunmatik ekran üzerinde parmaklarınızın ucuyla veya direksiyondan kumandalarla kolayca erişmeniz mümkün. R-Link sesli kumanda ile örneğin bir adresi kayıt edersiniz, telefon rehberinizden bir numarayı ararsınız, telefon edersiniz veya herhangi bir uygulamayı başlatabilirsiniz. Renault sosyal medya, ulaşım, en uygun rota hesaplanması, pratik yaşam ve oyunlar gibi değişik alanlarda otomobilde kullanım için tasarlanmış olan uygulamalar kataloğu sunuyor. Ayrıca Renault R-Link teknolojisindeki canlı trafik uygulaması lokasyona bağlı olarak, hangi arterlerin açık olduğu bilgisini anlık olarak göstermenin yanı sıra, en mantıklı seçeneğin yol tarifini de kullanıcıya sunuyor.
UZAK DOĞU'DA ATAK YAPIYOR
Renault, uluslararası anlamda ciddi işbirlikleri ve ortaklıklar yapıyor. Bu çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?
Aybar: Renault önümüzdeki üç sene içerisinde Çin’de olacak, Dongfeng işbirliği ile Çin’de üretime başlıyor. Mercedes ve Daimler ile çok başarılı bir ortaklığımız var. Diğer önemli ortaklık ise Endonezya pazarında genişlemek üzere yapılan Indomobil ortaklık anlaşması. Kasım 2013’te ise Renault- Nissan İttifakı ile Mitsubishi Motors Corporation, stratejik işbirliği için bir adım attılar.
Renault-Nissan İttifakı ile Mitsubishi Motors Corporation, müşterek ürünleri, teknolojileri ve üretim kapasitelerini kapsayan bir dizi yeni projeyi araştırma yönünde ortak bir niyetleri olduğunu açıkladılar. Bu çerçevede, Nissan ile Mitsubishi Motors arasındaki stratejik işbirliğinin Renault-Nissan İttifakı’nı kapsayacak şekilde genişletilebileceği hususunda anlaşmaya varıldı.
Son Dakika › Ekonomi › İbrahim Aybar: 700 Bini Bulmak İyimserlik Olur - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?