HAK-İŞ Konfederasyonu tarafından, 49'uncu yıldönümü kapsamında 'Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantı'sı düzenlendi. HAK-İŞ'in 49'uncu yılını konu alan bir kısa film gösterimiyle başlayan toplantıda, HAK-İŞ'in 49'uncu yılı, Türkiye Gündemi, Sendikal Gündem ve Çalışma hayatı konuları ele alındı.
Çalışma hayatında mevcut sorunların olduğunu kaydeden Arslan bu sorunlardan birinin yüksek enflasyon olduğunu dikkati çekti. Arslan, son dönemdeki yüksek enflasyonun can yakan bir olgu olduğunu söyleyerek, şu ifadelere yer verdi:
"Bütün dünyada enflasyonun yükseldiği dönemler çalışanların kaybettiği ama işverenlerin, bir kısım çevreleri kazandığı bir olgu olarak karşımıza çıkıyor. O zaman enflasyonun kayıplarının giderilmesi konusunda HAK-İŞ'in üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye zorunluluğu var. Bu yüzden hem hükümetimizle başta Cumhurbaşkanımız, Cumhurbaşkanı Yardımcımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız, Hazine ve Maliye Bakanımız, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Vekilleri ve daha pek çok muhatapla bu konuları sürekli ama ısrarlı bir şekilde gündemde tutmaya devam ettik. Bu çalışmalarımızın sonuç vermesi için sadece itiraz etmedik. Çözümleri de beraberinde koyduk. 2023 yılında Genel Kurulumuzdan sonra oluşturduğumuz HAK-İŞ akademiyle bu sorunlara bilimsel çözümler bulma konusunda önemli bir adım attık."Arslan, çalışma hayatının ortak sorunlarını çözmek adına 3 işçi konfederasyonunun bir araya geldiğini hatırlatarak, "3 Konfederasyon ortak bir bildiri hazırlayarak kamuoyuyla paylaştık. Daha sonra bu çalışmalarımızı somut hale getirdik. Her konfederasyon üç ilde en az üç ilde bu konuları kendi üyeleriyle kamuoyuyla paylaşılması kararı aldı. Bu doğrultuda HAK-İŞ olarak Kocaeli, Gaziantep ve Kayseri'de gerçekten bizim için büyük bir gurur kaynağı olan çalışanlarımızın büyük desteği ve büyük coşkusuyla bu mitinglerimizi başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. Diğer konfederasyonlarda geçtiğimiz hafta sonu son mitingler yapıldı. Bundan sonrası için de gelecekte neler yapılacağı konusunu tekrar görüşmeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Emeklilik sistemindeki aylık bağlama sisteminin enflasyon etkisinin düşünülmeden düzenlenen bir sistem olduğunu dikkati çeken Arslan, "Özellikle yüksek enflasyonun düşünülmediği bir maaş bağlama sistemi 2024 ile 2025 arasında ciddi bir çelişkiyi önümüze koymaktadır. Bu yıl emekli olacak kardeşlerimiz eğer emekliliğini önümüzdeki yıla bırakırsa emekli maaşlarında yüzde 30'a yakın bir düşüşü kabul etmek zorunda kalacak. Bu ülke için emekçiler için büyük bir kayıp ve büyük bir haksızlık. Daha fazla çalışıyorsunuz. Daha fazla prim ödüyorsunuz. Ama emekli maaşınız daha düşük. Neden? Enflasyonla çarpılan kat sayı 2023 enflasyonu ve o yılki ödenenler yüzde 86, bu yılki hedefler ise yüzde 42 ve üzerine ilave edilen rakamlarla arada 30 puanlık bir farkın sonucu önümüzdeki yıl emekli olanlar maaşlarını düşük alacaklar" diye konuştu.
Arslan, 2025 yılında emekli olacakların 2024 yılında emekli olanlara oranla daha az maaş almasına ilişkin ilgili bakanlıklarla endişelerini paylaştıklarını vurgulayarak, "Bunun nasıl bir yıkıma neden olacağını anlattık. Bu konuda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız bir çalışma başlattı. Ne yazık ki Bakan'ın açıklamalarından dün bu konudan vazgeçildiğini öğrendik. Açıkça vazgeçtiğini söylemedi ama sorulan sorulara verilen cevaplar maalesef emeklilerle ilgili yaşanacak sorunları önümüzdeki yıl emekli olacakların daha düşük maaş almasına sebep olacak düzenlemenin değişmeyeceği konusudur" ifadelerine yer verdi.
Arslan, iş güvencesi ve sendikal örgütlenmenin önünde engellerin bulunduğunu söyleyerek, "Türkiye'deki işe iade mekanizması son derece zayıf ve işe iade mekanizmasıyla çalışanlar daha fazla mağdur edilir. Gerçek bir iş güvencesinin olmaması var olan iş güvencesinin sembolik olması bunun hayata geçirilmesinde de çalışanlar daha büyük kayıplar yaşıyor. Bunun için eğer biz gerçekten sendikal örgütlenmeyi güçlü tutacaksak bunun en önemli ilk şartı iş güvencesidir. Çünkü işçiler asla sendikacılıktan uzak durmak istemiyorlar. Sendikalara en kötüsü olsa bile sendika üyeliğini istiyorlar. ve bunlar çoğu zaman sendikal mücadeleye katılıp işsiz kalmayı da göze alacak kadar kahramanlar" diye konuştu.
Kıdem Tazminatı hakkına ilişkin konuşan Arslan, bunun arabuluculuk sistemiyle kaldırılarak, işçilerin mağdur olacağını öne süren Arslan, "Kıdem tazminatımızı ne yazık ki ara buluculuk sistemiyle fiilen ortadan kaldırılan bir düzenlemenin de derhal durdurulmasını talep ediyoruz. Ara buluculuk sistemi çalışanların belirlenmiş haklarını gasp eden bir yöne dönüştü. Kıdem tazminatının asgarisi bellidir. 30 günlük bir ücrettir. Fazla mesai izin oranı bellidir. Yıllık ücretli izin yine yasada sınırları bellidir. Bu sınırları pazarlık konusu yapan bir ara buluculuk sistemini kabul etmek ve bunu onaylamak asla mümkün değil. Bu bizim dünyanın hiçbir demokrasisinde olmayan hakları asgari düzeyde belirtilmiş rakamların hakların asla pazarlık konusu yapılmaması gerekir" değerlendirmesinde bulundu.
Asgari ücret konusuna da değinen Arslan, asgari ücretin en düşük ücret olduğunu fakat Türkiye'de bir genel ücret olarak değerlendirildiğini ifade ederek, "Asgari ücret tespit komisyonun yapısına itirazımız var. Komisyonun yapısı hakkaniyetli, adaletli, kapsayıcı ve katılımcı değil. İkincisi asgari ücret uygulamalarına da itirazımız var. Asgari ücret isminden de anlaşıldığı gibi en düşük ücret minimum ücret. Bu ücretin altında çalıştıramazsınız. Bugün geldiğimiz noktada asgari ücretle çalışanların oranı toplam çalışanlara yüzde 50'ye yaklaşmış durumda" açıklamasında bulundu.
Ücretlerden alınan vergi dilimi hakkında da konuşan Arslan, "2002 yılında asgari ücret 17 ay ödendikten sonra bir üst dilime gidiyordu. Yüzde 20 dilimine 17 asgari ücretten sonra ulaşıyordu. Bugün her ne kadar asgari ücretten vergi alınmasa da baktığımız zaman 5'inci ayda asgari ücret yüzde 20 dilime geliyor" dedi. - ANKARA
Son Dakika › Ekonomi › HAK-İŞ: Asgari ücret tespit komisyonunun yapısına itirazımız var - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (5)