Türkiye Finans'ın "Üretime Dönüş" buluşmalarının beşincisi Gaziantep'te gerçekleştirildi

Türkiye Finans Genel Müdürü Murat Akşam, üretimin en önemli bacaklarından birisinin ihracat olduğunu belirterek, "Türkiye'nin 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşabileceğine inanıyoruz." dedi.

Türkiye Finans Katılım Bankasının ekonomi dergisi Fast Company iş birliğiyle düzenlediği "Üretime Dönüş" buluşmalarının beşincisi "Üretime Dönüş: Yeni Çağın İhracat Kodları" başlığıyla Gaziantep'te bir otelde gerçekleştirildi.

Türkiye Finans Genel Müdürü Akşam, konuşmasında ihracatın bayraktarlığını yapmaya başladıklarını dile getirdi.

Katılım finans sisteminde üretimin olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Akşam, şöyle konuştu:

"Bizim ana iş alanımızda üretim mutlaka var. Üretimin en önemli bacaklarından birisinin de üretimle beraber ihracat olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla ülkenin ihracat potansiyelinin çok kuvvetli olduğunu düşünüyoruz. 30 yıl önce yılda yaklaşık 10-12 milyar dolar ihracat yaparken o zaman 'Acaba 100 milyar dolar ihracat yapabilir miyiz?' diye konuşuyorduk. Bugün geldiğimiz noktada yıl sonunda 210 milyar dolarlara yaklaşan bir ihracatla kapatmış olacağız. Dolayısıyla biz Türkiye Finans olarak ülkemiz için ihracatın çok doğru bir yöntem olduğuna inanıyoruz. O yüzden Gaziantep'e geldik.

Türkiye'nin 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşabileceğine inanıyoruz. Kendimize çok basit bir formül bulduk. 50 tane 10'ar milyar dolar ihracat yaptığımız ülke bulsak ya da tıpkı Gaziantep gibi 50 tane 10'ar milyar dolarlık ihracat yapan ilimiz olsa bunu başarabiliriz. Çünkü bugün Gaziantep'in yıllık ihracatı 10 milyar dolara yaklaşmış durumda. O nedenle bu rakamın erişilebilir olduğuna inanıyoruz."

Gün geçtikçe katma değeri yüksek ürünlerin üretildiğine işaret eden Akşam, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eskiden ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 50-60'lar olarak konuşulurken bugün yüzde 82-83'lere gelmiş durumda. Bu da her ne kadar ham maddeyi, kaynağı ithal ediyor olsak da katma değeri gün geçtikçe arttırdığımızı, daha yüksek fiyatlı ihracat yaptığımızı gösteriyor. Dolayısıyla ülkemiz açısından cari açık dediğimiz konunun en önemli düşmanının ve başaracağına inandığımız alanın ihracat olduğunu öngörüyor ve kurum olarak da bunun bayraktarlığını yapmaktan gurur duyuyoruz. Israrla buna devam edeceğiz."

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de şehir ekonomisinin önemine değinerek, kentte en büyük farkın beşeri sermaye olduğunu söyledi.

Kendini yenileyen, teknolojik altyapı, verimlilik, model fabrikayı kuran, inovasyon merkezini kuran bir yapının olduğunu dile getiren Şahin, şunları kaydetti:

"Bunların hepsinin üzerine de çevreci ve insani bakışla sanayi kalkınma modeli var. Bu o kadar önemli ki artık yeşil şehirler dünyanın gündeminde. Sayın Cumhurbaşkanımız Paris Anlaşması'nı gönderdi, Meclisten onaylandı. ya bu yeni dünyaya kendini yenileyecek ve hazırlanacaksın ya da bu yeni dünyaya hazır olmayıp yok olacaksın. Dünya, ekonomiden ekolojiye nasıl geçecek, nasıl modelleyecek, nasıl dijitalleşecek, rekabet etme gücünü nasıl arttıracak, bunu konuşuyor. Ülke olarak bunu konuşuyoruz. Şehir olarak buna hazırız. Bütün ekibe çok teşekkür ediyorum, çok başarılı bir çalışma oldu."

Gaziantep, 180 ülkeye ihracat yapıyor

Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu, Gaziantep'in 155 farklı ürün ürettiğine, 180 ülkeye ihracat yaptığına dikkati çekerek, salgına rağmen kentteki çalışan sayısının arttığını söyledi.

Salgında en büyük sorunun maske olduğunu hatırlatan Konukoğlu, "Gaziantep'teki sanayicilerimizin sayesinde Türkiye, maske konusunda sıkıntı çekmedi. Marifet maskeyi dikmekte değil, marifet bunun kumaşını tedarik edebilmekteydi ve biz şehir olarak Türkiye'nin maske ihtiyacının en az 10 katı maske kumaşı ürettik ve teslim ettik. Yenilik diyoruz, yeni ufuklar diyoruz. Eski sistemlerle çalışmış olsaydık bunu yapamazdık." ifadelerini kullandı.

Gaziantep'teki sanayicilerin 1996 yılında 2005 yılı için 3 milyar dolar ihracat hedefi belirlediklerini kaydeden Konukoğlu, "O zaman toplam ihracat 700 bin dolar yoktu. 'Hayal' dediler. 2005 yılına geldiğimizde yanlış hatırlamıyorsam ihracatımız 2,5 milyar dolardı. Şimdi 10 milyar dolara ilerliyoruz, esas hedefimiz 30 milyar dolar. Bir sonraki aşamada da 50 milyar doları çok rahatlıkla yapacak kapasiteye sahibiz." dedi.

Türkiye'nin coğrafi konumunun çok önemli olduğuna işaret eden Konukoğlu, şunları söyledi:

"Türkiye'nin önü her türlü imalata açık. Şu anda biz eğer zamanlamayı doğru yapar, bankacılarımız da destek olursa Türkiye'nin yatırım yapmaması için bir neden yok. Hangi sektörde yaparsak yapalım unutmayalım ki lojistik dünyada bir numara oldu. Türkiye'yi merkeze alın, 2 bin kilometrelik daire çizin. İşte 500 milyar dolarlık pazar. Hiç başka bir yere gitmeye gerek yok. Bizim dünyanın öbür tarafına gitmemize gerek yok, çevremizde o kadar büyük bir nüfus var ki. Hedefleri koyduğunuz takdirde o hedefler için mücadele ederseniz mutlaka o hedefe bir gün ulaşırsınız. Biz sanayiciyiz, bu ülkenin dünyanın lider ülkeleri arasına çıkması için var gücümüzle çalışacağız."

Şölen CEO'su Elif Çoban da şu anda dünyada yenilik ve fark yaratma anlamında dünyada ilk üçte yer aldıklarını ifade ederek, şunları dile getirdi:

"Dünyaya bakıp, ihtiyaçların ne olduğunu görüp, birbirimizle rekabet etmek yerine dünyada en büyüklerin pazar payını nasıl alırıza odaklandığımızda, çok daha fazla yolumuz olur ve çok katma değerli bir işe girmiş oluruz. Şölen'in başarısında en önemli faktörün fark yaratmak olduğunu söyleyebilirim. Bu anlamda Türkiye'de patent şampiyonuyuz. Bunu da gururla söyleyebilirim. Sanayicilerin birbirine bakmamasını, dünyada kim en iyi, onlara bakıp, onlarla nasıl bilek yarışına gireriz bakış açısıyla alacağımız yol çok fazla."

Yatırımın önemine dikkati çeken Çoban, "Biz kazandıklarımızın hepsini yatırıma dönüştüren bir firma olduk. Gaziantep sanayicilerinin bu kadar gelişmesinin en önemli nedenlerinden biri de işi bebekleri gibi görüp 'Ona nasıl en iyi şekilde bakarım, geliştiririz' diye bakmasıdır. Bu yatırımların pandemi ve kriz dönemlerinde çok faydasını gördük. Geleceğin çok parlak olduğunu hissediyorum, global firmalarla yarışabilecek büyük markalar yaratıp dünyada ilk 10 arasında olma hedefimiz var. Bu çerçevede düşününce yine ülkemizde üreterek bunu başarabileceğimizi ve Gaziantep'in bu anlamda bir üretim üssü olma özelliğinin çok daha güçlü bir şekilde devam edebileceğini hayal ediyorum." şeklinde konuştu.

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Başkanı Fikret Kileci de Gaziantep'in çok zor bir coğrafyada olduğunu ve tarih boyunca mücadele ettiğini söyledi.

Programın sonunda Türkiye Finans Genel Müdürü Murat Akşam, konuşmacılara plaket verdi.