Dededen babadan kalma fındık bahçeleri sürdürülebilir olmaktan çıkıyor

Giresun Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hamza Bölük, Türkiye'nin dünyada fındık üretimindeki liderliğini sürdürmesi için fındık üretim miktarının ve kalitesinin mutlaka artırılması gerektiğini söyledi.

Bölük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fındık tarımı yapan diğer ülkelerin dönüm başı kilogram ortalamalarının 150 ile 250 arasında değiştiğini, bu rakamın Türkiye'de ise 88 kilogram düzeyinde gerçekleştiğini belirtti.

Türkiye'nin diğer fındık tarımı yapan ülkelerle rekabet edebilmesi için mutlaka bu alanda üretim miktarının artırılması gerektiğini vurgulayan Bölük, ne kadar çok fındık üretilirse o kadar çok fındık satma imkanına sahip olunacağını dile getirdi.

Üretim sürdürülebilir bir noktaya taşınmaz ve dünyadaki fındık işleyen firmalar, Türkiye'de makul düzeyde fındık verimi bulunduğuna inanmazsa bu şirketlerin başka pazarlarda çözüm aramaya başlayacağına dikkati çeken Bölük, "Türkiye'nin dünya fındık pazarındaki liderliği ile konumunu sürdürmesi için fındık üretim miktarı ve kalitesi mutlaka artırılmalı." dedi.

Diğer ülkelerde fındık üretim alanlarının artırılmaya çalışıldığının altını çizen Bölük, "Nitekim bugün dünyanın birçok ülkesinde fındık üretiliyor. Şili'de, ABD'de, Bulgaristan'da, Romanya'da, her tarafta fındık dikilmeye çalışılıyor. Çünkü biz üretip onlara bu fındığı veremezsek onlar başka yerden tedarik peşine gidecek. Eğer oralarda bu fındık üreteme işini başarabilirse bu sefer bizim fındık satmamız daha da zorlaşacak. Dolayısıyla bizim verimliliği sağlamamız ve dünya ile rekabet edebilir bir verimlilik ortamına gelmemiz lazım." ifadelerini kullandı.

-"Bilimsel tarıma yönelik çalışmalara ağırlık verilmeli"

Bölük, fındık üretim miktarı ve kalitesinin artırılması noktasında bilimsel tarıma önem verilmesi gerektiğini de söyledi.

Babadan ve dededen kalma yöntemlerle tarımın sürdürüldüğüne işaret eden Bölük, şunları aktardı:

"Üretici profilimiz, çiftçi profilinden çıkmış durumda. Bizim arazi sahiplerimizin büyük kısmı çiftçi değil. Bunlar bahçeleriyle çok yakından ilgilenen insanlar değil. Başka işlerle meşgul olup sadece fındığı sezonunda toplayan, satan insanlar. Biz fındık tarımını babadan, dededen gördüğümüz geleneksel usullerle yıllardır yapageliyoruz. Dolayısıyla yaptığımız tarımın bilimsel bir yanı yok. Bu nedenle bilimsel tarıma yönelik çalışmalara ağırlık verilmeli."

-"Bu bölgede fındığın alternatifi yok"

Giresun ve yöresinde fındığın alternatifinin bulunmadığını, bu nedenle tarımsal desteklerin şart olduğunu belirten Bölük, şunları ifade etti:

"Biz fındığın olmazsa olmaz bölgesinde yaşıyoruz. Düz, taban arazide tarım yapmıyoruz. Biz burada fındığı söküp yerine başka bir şey yapamıyoruz, yapamayız, yaptığımızda da verim elde edemiyoruz. Nitekim deniyoruz. İşte kivi denediler olmadı. Yapanların bir kısmı vazgeçti. Neden? Çünkü burası kiviye çok uygun değil. Ama fındık vazgeçilmeyen bir ürün. Bu yüzden fındık için tarımsal destek şart."

-150-200 yıllık bahçelerde tarım sürdürülüyor

Bölük, verim düşüklüğünün nedenleri arasında, bahçelerin büyük kısmının yaşlanması ve ekonomik ömrünü tamamlanmasının yer aldığını vurguladı.

150-200 yıllık fındık bahçelerinde tarımın sürdürüldüğünü ifade eden Bölük, "Bu fındık ağaçlarımız verimden düştü ve ömrünü tamamladı. Bunların yenileri ile değiştirilmesi lazım. Dünyaya fındığın yayıldığı yer Giresun'dur. En eski fındık bahçeleri Giresun'dadır. O yüzden fındık bahçelerinin yenilenmesi işine Giresun özelinden başlanmalıdır." şeklinde konuştu.

Çiftçilerin yenileme işlemi için ekonomik gücünün bulunmadığı dile getiren Bölük, devlet tarafından çiftçilere bu işlem için destek sağlanmasını önerdi.