Bursa'da Hazır Giyim ve Konfeksiyonda Yaprak Dökümü

Hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün lokomotifi konumunda bulunan Bursa'da, kur politikası nedeniyle ihracata yönelik çalışan firmalar zor günler geçiriyor. Bu nedenle geçen yıl sadece Bursa'da 53 firmanın kapandığını açıklayan Yeşim Tekstil Ceosu Şenol Şankaya, "İhracat yoğun çalışan ve değerli Türk Lirası nedeniyle maliyetlerini dünya ile rekabet edebilecek düzeye çekmekte zorlanan hazır giyim firmaları, çareyi sektörden çıkmakta buldu" dedi.

Yeşim Tekstil Sanayi A.Ş. tarafından çıkarılan 'Önce İnsan' adlı dergiye hazır giyim ve konfeksiyon sektörü ile ilgili açıklamalarda bulunan Yeşim Tekstil Ceosu Şenol Şankaya, ihracata yönelik çalışan firmaların sıkıntılar yaşadığını dile getirdi. Değerli TL politikası nedeniyle dünya ile rekabette gerileyen hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün 2012 yılında yaprak dökümü yaşadığını dile getiren Şankaya, bu nedenle sadece Bursa'da geçen sene 53 firmanın kapandığını belirtti. Şankaya, "İhracat yoğun çalışan ve değerli Türk Lirası nedeniyle maliyetlerini dünya ile rekabet edebilecek düzeye çekmekte zorlanan hazır giyim firmaları, çareyi sektörden çıkmakta buldu" diye konuştu.

'KUR SEVİYESİ İHRACATÇIYI OLUMSUZ ETKİLİYOR'

Hazır giyim sektöründe kar endeksinin düşmesinin bu süreci hızlandıran en önemli etkenlerden birisi olduğunu ifade eden Şankaya, kurun etkisi ile aşırı değerlenen TL ve enerji maliyetlerinin son yıllarda sektörün gündeminde yer aldığını kaydetti. Merkez Bankası'nın büyük rezervlere sahip olduğunu söyleyen Şankaya, "Kurların bu seviyede kalması ihracatçıyı oldukça olumsuz yönde etkiliyor. Geçtiğimiz yıl elektriğe neredeyse yüzde 15, doğalgaza da yüzde 20'ye yakın zam geldi. Bunlara işçilik zamları da eklendi. Maliyet artışlarını ve kurdaki geriye düşüşü ihracatçının kendi kendine telafi etmesi mümkün değil" dedi.

'AŞIRI DEĞERLİ TL İTİBAR KAZANDIRMAZ'

Şankaya, iç piyasada enflasyonun getirdiği maliyetlerin altından kalkılmasının en güçlü tarafının kurlar olduğunu vurguladı. TL'nin aşırı değerli olmasının Türkiye'ye çok itibar kazandırmayacağını dile getiren Şankaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tam tersine paranın değerinin artmasıyla üretimde rekabet yeteneği kaybolur ve dünyayla rekabet edemez hale gelirsiniz. Bugün Japonya, Amerika gibi birçok ülkenin amacı paralarının değerlenmemesi. Para değerlendiği sürece maliyetleri dünyayla rekabet edecek boyutta tutmak mümkün değildir. Bu nedenle özellikle bu konuya çok dikkat etmek gerekiyor. Son iki yıldır hazır giyim ve tekstil firmalarının büyük kısmı genel anlamda bu sıkıntılardan dolayı kapanıyor. Bu konuda bir önlem alınmazsa maalesef bu durum aynı şekilde devam eder."

'KURA BASKI DOĞRU DEĞİL'

Olumsuz gidişata son vermek için üretimi ve ihracatın bir şekilde desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Şankaya, burada kurların enflasyon oranında değer kazanmasını gerektiğini kaydetti. Kura baskı yapmanın doğru olmadığını belirten Şankaya, "Ülkemizde genellikle kur bastırılıyor, sonra bir anda oktan fırladığı gibi yukarı çıkıyor. Bu sefer de bu durum dengeleri bozuyor. İthalatçının da dengesi bozuluyor, ihracatçının da. İhracatçının en elzem beklentisi istikrarlı kur politikasının sağlanmasıdır" dedi.

Şankaya, rekabette ayakta kalmak için firmaların inovatif çalışmalar yaparak katma değeri yüksek ürünler üretmesi, verimliliğe ve teknolojik gelişmelere odaklanarak maliyetleri azaltmak zorunda olduklarını sözlerine ekledi.