Adel Kalemcilik'in Kocaeli'de düzenlediği fabrika açılışına katılan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, hükümet olarak, yatırımın ve üretimin önündeki her türlü engeli kaldırmaya devam ettiklerini söyledi.
Adel Kalemcilik, 36 bin metrekarelik alana kurulu Çayırova Üretim Tesisi'nde faaliyete başladı. 77 milyon TL yatırımla kurulan yeni tesis, Adel'in üretim kapasitesinde yüzde 30 artış sağlayacak. Bine yakın farklı ürün çeşidinin üretildiği tesis, kırtasiye sektöründe Türkiye'nin en yüksek kapasiteli üretim gücüne sahip olma özelliğini de taşıyor. Yeni fabrikanın açılış programına, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Anadolu Grubu Yönetim Kurulu ve İcra Başkanı Tuncay Özilhan, Adel Kalemcilik Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Bölükbaşı, Faber Castell Vertrieb Genel Müdürü Rolf Schifferens ve Adel Kalemcilik Genel Müdürü Evrim Hizaler ile çok sayıda davetli katıldı.
Törenin açılış konuşmasını yapan Anadolu Grubu Yönetim Kurulu ve İcra Başkanı Tuncay Özilhan, "Grubumuzun 66 yıllık mazisinin 47 yılında var olan Adel'in bugün yeni tesisinin açılışını gerçekleştiriyoruz. 1969 yılında Kartal'da, dönemin en modern tesislerinden birinin açılışını gerçekleştirdiğimizde, sektöre dair hayallerimiz çok büyüktü. Şirketimiz, üretimdeki bu başarısını, her yıl daha da artırarak, lideri olduğu sektörün büyümesi için çalışmalarını sürdürüyor. Şirketimiz, dünyanın en eski yazım gereçleri firması Faber-Castell ile uzun yıllardır sürdürdüğü iş birliğini, 1995 yılından bu yana ortaklık gücü ile yürütüyor. Aynı zamanda 2011 yılından bu yana Rusya'da yine Faber-Castell ortaklığıyla faaliyette bulunuyoruz. Sektöründe lider olan şirketimiz, bu yeni tesisinde ülkemiz için değer yaratmaya ve yeni hikayeler yazmaya devam edecek" dedi.
Açılış konuşmalarının ardından kürsüye gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ise "Geçmişte öğretmenlik yapmış ve şu an Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yapan biri olarak, ülkemizde böyle büyük ve kaliteli bir tesisin faaliyet gösteriyor olmasından çok büyük bir memnuniyet duyuyorum. Çünkü eğitimde materyalin ne kadar değerli olduğunu çok iyi biliyorum. Çocuklarımıza erken yaşlarda eğitimi, öğrenmeyi, bilimi, araştırmayı, sanatı sevdirmemizde, ailenin ve öğretmenlerimizin rolü elbette ilk sırada geliyor. Ancak iyi eğitim için aynı zamanda iyi ve doğru materyal gerekiyor. Çok yalın bir örnek olabilir, ancak iyi boyası olmayan bir çocuk, resim yeteneğini keşfedebilir, geliştirebilir mi? Elbette keşfedemez. Peki iyi eğitimden ne anlamalıyız? İyi eğitimden ezberleri, tekrarı, kalıpları değil, yeniliği, yaratıcılığı, sorgulamayı, araştırmayı anlamalıyız. Dolayısıyla eğitimde kullanılan materyalin, kırtasiye ürünlerinin ve oyuncakların da bu anlayışla hazırlanması önem taşıyor. Çocuklarımıza ve gençlerimize hizmet eden sektörleri de elbette çok önemsiyoruz. Bakınız, bizim ilköğretimdeki öğrenci sayımız, birçok Avrupa ülkesinin nüfusundan daha fazla. Bu büyük iç pazar, çocuklara ve gençlere yönelik sektörleri güçlendirmemiz için, ülkemize çok büyük bir fırsat oluşturuyor. Ancak geçtiğimiz yıl, oyun ve oyuncak sektöründe 34 milyon dolar ihracatımıza karşılık, 359 milyon dolar ithalat yapmışız. Kırtasiye ürünlerine baktığımızda ise yaklaşık 13 milyon dolar ihracatımıza karşılık 106 milyon dolar civarında ithalat yapmışız.GBS verilerine göre, oyun ve oyuncak sektöründe 2006 yılında 90 milyon TL olan net satışlar, 2014 yılında 460 milyon liraya yükselmiş" diye konuştu.
Milli gelirin artması, alım gücünün yükselmesi, orta sınıfın güçlenmesi neticesinde, bu artış trendinin devam edeceğini ifade eden Bakan Işık, "Yine GBS verilerine göre, oyun/oyuncak sektörünün 2014 yılında faaliyet karı yüzde 7,7'dir. Bu oran, imalat sanayi ortalaması olan yüzde 6,1'in üstündedir. Bakanlık olarak, diğer her alanda olduğu gibi, bu alanda da yerli üretimi artırmaya çok büyük bir önem veriyoruz. Önümüzdeki dönemde, ihtisas OSB projelerine yoğunlaşacağız ve bu projelerden birisi de Oyuncak İhtisas OSB olacak. Şu anda Oyuncak OSB'nin yer tespitiyle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Henüz yeri açıklayamıyorum, ancak sektörün çok memnun olacağı, lojistik ve ulaşım imkanları çok iyi olan bir ilimizde bu OSB'yi kuracağımızı ifade edebilirim. Türkiye ekonomisini büyütmemiz çok önemli, ancak bu büyümenin reel sektör kaynaklı olması daha da önemli. Zira reel sektör kaynaklı olmayan bir büyüme, orta ve uzun vadede sürdürülebilir bir büyüme olmaz, olamaz. Küresel krizde net bir şekilde gördük: Sanayi üretimi güçlü olan ülkeler, krizden çok daha az etkilendiler. Ekonomisi üretime dayanmayan ülkeler ise krizden çok ağır hasarlar aldılar. Hükümet olarak, ülkemizde yatırımın ve üretimin önündeki her türlü engeli kaldırmaya devam ediyoruz. Bugüne kadar kamu maliyesi, bankacılık sistemi, vergi, istihdam ve sosyal güvenlik alanlarında çok önemli reformları hayata geçirdik. Bu sayede ülkemizde yeni yatırımların birer birer hayata geçtiğine tanık olduk, oluyoruz. Bakınız, 2003'ten bugüne kadar ülkemizde yapılan yabancı yatırım miktarı 165 milyar doları geçti. Bu rakam, Türkiye'ye duyulan güveni açıkça ortaya koymaktadır. Önümüzdeki dönemde, hayata geçireceğimiz reformlarla bu güveni daha da pekiştireceğiz, iş ve yatırım ortamını daha da güçlendireceğiz. Bakanlık olarak, şu anda Üretim Reform Paketimizin üzerinde de yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Hazırlıklarını tamamladığımız Sınai Mülkiyet Kanun Tasarımızı da bu yasama döneminde TBMM gündemine taşımayı amaçlıyoruz. Biliyorsunuz, şu anda TBMM Genel Kurulu'nda 2016 bütçemizin görüşmeleri devam ediyor. 2002 yılındaki toplam bütçe büyüklüğümüz 119 milyar TL iken 2016 bütçemizin büyüklüğü 570,5 milyar TL oldu. Bir rakama dikkatinizi çekmek istiyorum. 2002'de 119 milyar TL Türkiye'nin bütün bütçesi. 2016'da sadece Milli Eğitim Bakanlığı'na ayırdığımız bütçe 109 milyar TL. Nereden nereye geldiğimizi gösteren çok önemli bir rakam. Tabii ki bu başarıdaki aslan payı hiç kuşkusuz sanayicimizindir, reel sektörümüzündür. Şu anda sanayicilik kahramanlıktır. Bunu her yerde ifade etmek istiyorum. Bunu şu sebeple söylüyorum, şu anda içerisinde bulunduğumuz alanda Tuncay bey bu yatırımı yapmasaydı, gidip en ücra köşeden bir arazi alsaydı. İnanın iki yıl sonra bu arazinin fiyatı ikiye katlanırdı. Ama eminim ki burada bu ikiye katlama, yani fiyat olarak iki kat kar etmek için Tuncay bey ve Adel Kalemcilik, belki 10 yıl beklemek zorunda. O açıdan şu anda sanayicilik kahramanlıktır. Fabrikaların sahipleri günümüzde muhasaebeci konumuna geldi. Artık iş yerlerinin gerçek sahipleri çalışanları ve müşterileridir. Yani bütçe büyüklüğümüz 2002'nin neredeyse 5 katına yükseldi. Dün de Bakanlığımızın ve bağlı kuruluşlarımızın toplam 8,7 milyar TL olan bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. Biz bu bütçeyi, iş ve yatırım ortamını geliştirmek ve özellikle de Ar-Ge kapasitemizi artırmak için kullanacağız. Bu yıl özellikle KOSGEB destek bütçesinin geçtiğimiz yıla göre yaklaşık 3 katına çıkmış olmasını çok önemsiyoruz. Daha önceki yıllarda olduğu gibi, milletimizin bize emanet ettiği bütçeyi, yine milletimizin hizmetine sunacağız" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından açılık töreni gerçekleşti. Kurdele kesiminin ardından protokol üyeleri fabrikayı gezerek bilgi aldı. - KOCAELİ
Son Dakika › Ekonomi › Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?