Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, "Merkez Bankası tıka basa para dolu. Türkiye'de krizi gündeme getirecek bir olgu yok" dedi.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, İzmir Esnaf ve Sanatkarları Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birliği Merkezi'nde esnaf ve sanatkarların sorunlarına yönelik düzenlenen bir toplantıya katıldı. Toplantıya Bakan Çağlayan'ın yanı sıra Vali Yardımcısı Halis Peker, Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifleri Birlikleri Merkez Birliği Genel Başkanı Salahaddin Hünü, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu, İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Necip Kalkan da katıldı.
Toplantıda bir konuşma yapan Bakan Çağlayan, Türkiye'de bir kriz ortamı oluşturulmaya çalışıldığını belirterek, böyle bir durumun söz konusu olmadığını söyledi. Türkiye'nin ekonomik verilerine bakıldığında kriz söylemlerinin yersiz olduğunu ifade eden Çağlayan, "Cumhurbaşkanlığı seçim döneminde ortaya bir sürü konu atıldı. TSK'yı bile işin içine kattılar. Geçen sene Nisan ayında iyi hatırlarsınız. Açın bakın MB'nin kayıtlarına. Bizim halkımız kriz geliyor diye 18.5 milyar dolar döviz aldı. Bu damardan çekilmiş kandır. Bu para piyasaya girmediği sürece esnaf tabii ki sıkıntı çeker. Ülke bir kriz havasına girmiş. Böyle bir kriz yok. Eskiden devlet sağdan soldan borçlanır, Merkez Bankası milletin babasının kasası gibi para basar. Bugün onun faturasını ödüyoruz hala, bu yıl ödeyeceğimiz borcun faizi 56 milyar YTL. Bu 56 milyar YTL'nin yüzde 10'unu esnaf kesimine verebilirsek, esnaf kesimini uçururuz. MB tıka basa para dolu. MB'de 75 milyar dolarlık döviz rezervi var. Krizi gündeme getirecek bir olgu yok.
Bunu söyleyenler ekonominin e'sini bilmiyor. Kriz 2002'den itibaren AK Parti iktidarı ile çöpe atıldı. Lügatımızda yok bu kelime. Sizin kriz tellallarına çok ciddi tepki göstermeniz gerekiyor" dedi.
Artık Merkez Bankası yerine ABD Merkez Bankası ile ilgili örnekler vererek açıklamalarda bulunacağını belirten Çağlayan, sözlerine şöyle devam etti: "Artık MB'den örnek vermeyeceğim, siyasete karıştırmayacağım, ABD Merkez Bankası'ndan örnek vereceğim. Kriz 2001 yılında 5 milyar doların sistemden çıkmasıyla oluştu. Kamu iç borcu yüksek faizle ödenmeye çalışılıyordu. Ne demek istediğimi arif olan anlar." KOSGEB'i esnafa da açacakları müjdesini veren Çağlayan, KOSGEB'i sanayiciye, esnafa herkese açıyorum. Artık KOSGEB'ten esnaf, sanatkar da faydalanacak. Bunun çalışmalarını yapıyoruz. Bunun açılımlarını daha sonra detaylı bir şekilde açıklayacağız. Esnaf kanununda da inşallah aleyhte olan kısımları düzelteceğiz" ifadelerini kullandı.
Esnafın, sanayicinin sorunları olduğunu bildiğini ifade eden Çağlayan, bu sorunların kısa zamanda çözüme kavuşacağını söyledi. Esnafın ekonominin bel kemiği olduğunu belirten Çağlayan, şöyle konuştu: "Büyük başın büyük derdi olur. Önümüzdeki süreçte çözüme kavuşacak. Esnafın yüzünün güldüğü bir dönemle karşı karşıya kalacağız. Ekonominin omurgası, bel kemiği olan sizler için ne yapsak az. Ben sizin içinizden geliyorum. Sizin dertlerini, istihdamı, işsizliği göbeğime kadar, iliğime kadar hisseden biriyim.
Bunları kitaptan, defterden öğrenmedim, yaşadım. Ders verecek kıvama geldim. Sizin üzüntünüz benim üzüntüm, mutluluğunuz benim mutluluğum." Mesleki eğitimin önemine değinen Çağlayan, Türkiye'de mesleki eğitim seferberliği başlatacaklarını söyledi. Türkiye'nin dünya oyuncusu ortağı olma noktasına geldiğini belirten Çağlayan, Türkiye'nin şu an yaşadığı sorunun 35 sene çift rakamlarda devam eden enflasyon canavarıyla mücadeleden kaynaklandığını ifade ederek, "Sadece Türkiye için üretme devri bitti. Artık dünya için üreteceğiz. Ekonominin sınırları kalkmıştır" dedi. Esnaf ve sanatkarlara birlik çağrısında bulunan Çağlayan, herkesin bir araya gelerek güçlerini birleştirmesi gerektiğini belirterek, günün ihtisaslaşma, kümelenme, bir araya gelme günü olduğunu sözlerine ekledi.
(EY-YK-HO-Y)
Son Dakika › Ekonomi › Bakan Çağlayan İzmir'de - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?