Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin, Avrupa Birliği içinde yaşanan at eti skandalına işaret ederek, "AB kendi iç denetimini, defolu yanını nasıl izah edecektir dünyaya? Bizi beğenmeyen Avrupa Birliği önce kendine baksın, kendini ölçsün, tartsın. Avrupa Birliği'nin kendine çeki düzen vermesi lazım" dedi.
Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Yetkin, düzenlediği basın toplantısında sebze ve meyve fiyatlarındaki artış ve AB ülkelerindeki bazı ürünlerde at eti bulunduğu haberlerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Yetkin, TÜİK verilerine göre Ocak ayında enflasyonun yüzde 1,65, yıllık bazda yüzde 7,31 arttığını belirterek, enflasyon artışında en önemli etkenin Antalya'da meydana gelen sel felaketi olduğunu söyledi. Üretimin kısılmasının ve fiyatların yükselmesinin nedenini de girdi fiyatlarının yükselmesi olarak açıklayan Yetkin, organik gübrenin torbasının fiyatının 40 TL'den 80 TL'ye çıktığını belirtti. Olumsuz hava koşullarının halen sürmesinin fiyatların yüksek seyretmesine neden olduğunu aktaran Yetkin, "Yıllardır ben bu meslek kuruluşunun başkanıyım. Yaşım da 60. Hiçbir zaman meyve sebze fiyatlarının bu kadar arttığını görmedim. Fiyatlar artmaya devam edecek" şeklinde konuştu.
Üreticinin malını sattığı fiyatlardan da örnek veren Yetkin, domatesin 1,2-1,8 TL, salkım domatesin 3,5 TL, dolmalık biberin 2,8-3,1 TL, patlıcanın 2,2 TL olduğunu belirtti. Yetkin, "Domatesin en ucuzu 3,5 TL, 6 TL'ye kadar çıkıyor. Patlıcan 4,5 TL. Biber inanılmaz derecede, Cumhuriyet tarihinde en pahalı sebze diye tarihe geçecek. Bugünün koşullarına göre, biber yerinde 2-2,5 TL, Ankara'daki marketlerde 6 lira, 7 lira, 8 lira, 9 lira, hatta 10 liraya biber var. Böyle bir şey olabilir mi? Salatalık 2,8 TL. Doğal anlamda meyve-sebze üretiminde bir kilitlenme var. Sadece şu anda sera ürünü geliyor ve biz sadece sera ürünü satın alıyor ve yiyoruz. Onun dışında üretim yok. Sera üretiminde hasat edilebilenle yetinmek durumundayız. Şu anda toplum olarak sera üretiminden elde edilebilen asgari anlamdaki üretimden normal koşullarda faydalanabiliyoruz. Onun için fiyatlar artmaya devam edecektir. Mart ayının ikinci haftasına kadar sürecek. Yazlık ürün çıkıncaya kadar fiyat artışı devam edecek. Türkiye'de yazlık ürünler, tarla ürünleri çıkıncaya kadar fiyatlar artmaya devam edecek" dedi.
Fiyat artışlarında üretim azlığı ve marketlerin, büyük alışveriş merkezlerinin etkili olduğunu söyleyen Yetkin, "Türkiye'de halden çıktıktan sonra fiyatların arttığını görüyoruz. Bu haksız kazançtır, ahlaki değildir. Marketlerde sebze taneyle alınmaya başlandı. Bugünkü düzenlemenin sadece kayıt dışılığı önlemeye katkısı oldu. Mevcut sistemin yeniden revize edilerek işletilmesi ve üretimin desteklenmesi gerekir diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
AB ülkelerindeki at eti skandalına da dikkat çeken Yetkin, Türkiye'de bunun yansımasının olmadığını ifade etti. Yetkin, "Normal koşullarda Avrupa Birliği'nde Türkiye'ye karşı herhangi bir şey olduğunda, ince eleyip sık dokuyorlar ve yüzde 1 bir şey görülse bile tamamen bizimle ilişkilerini kesiyorlar ve ithalat kapısını kapatıyorlar, ithalatı yasaklıyorlar" diye konuştu.
Türkiye'den ihraç edilen üzümü örnek veren Yetkin, Uygunluk Belgesi olmasına rağmen Greenpeace örgütünün 'Türkiye'den gönderilen meyve-sebze zehirlidir' iddiasıyla Türkiye'nin yıpratıldığını hatırlattı. Yetkin, "Aynı titizliği iç işleyişlerinde belli noktaya getirememişlerdi. Bunun en açık örneği de bugün yaşadığımız at eti skandalıdır" şeklinde konuştu.
Suriye'den hayvan ithal edildiğini söyleyen Yetkin, bu hayvanlarda değişik hastalıkların çıktığını öne sürdü. Yetkin, "Avrupa Birliği'nin gıda güvenliği konusundaki hassasiyetini bizim de belli ölçüde gözetip, belli bir güvenliği getirmemiz gerek" dedi. Türkiye'de denetimlerin yeterli olduğunu fakat daha da arttırılması gerektiğini belirten Yetkin, "Türkiye'de denetim konusunda iyiye gidiyoruz. Türkiye en az Avrupa Birliği üyesi ülkeler kadar denetimde iyi. Türkiye'de bu konuda eksikliklerin bir an önce giderilmesi lazım ve yapıldığı takdirde sorun kalmaz" diye konuştu.
Vatandaşlara da uyarılarda bulunan Yetkin, herkesin bildiği yerden et alması, açık yerlerde satılan etleri almaması gerektiğini ifade etti. Yetkin, "Avrupa Birliği kendi iç denetimini, defolu yanını nasıl izah edecektir dünyaya? Bizi beğenmeyen Avrupa Birliği önce kendine baksın, kendini ölçsün, tartsın. Avrupa Birliği'nin kendine çeki düzen vermesi lazım" dedi. - ANKARA
Son Dakika › Ekonomi › AB Ülkelerinde Yaşanan At Eti Skandalı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?