5. Zeka ve Yetenek Kongresi

Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, "Tutku ve vazgeçmemek, zeka ve yetenekle birlikte olmazsa olmaz davranış özellikleridir. 'Türkiye'nin Otomobili' projesinde Turkcell'in yer alması işte bu tutkunun bir parçasıdır." dedi.

Terzioğlu, Türkiye Zeka Vakfının Orta Doğu Teknik Üniversitesinde (ODTÜ) düzenlediği "5. Zeka ve Yetenek Kongresi"nin açılışında konuştu.

İnanılması, tutkuyla istenmesi, doğru ve zeki insanların bir araya getirilmesi durumunda her şeyin başarılabileceğini anlatan Terzioğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Bundan 2,5 sene önceydi. Turkcell'e 'Artık her şey icat edildi, siz neden Whatsapp'a rakiple uğraşıyorsunuz' denmişti. Biz dedik ki 'Hayır, Türk insanı Whatsapp'tan da iyisini yapar, anlık mesajlaşmada yeni hizmet standartları koyabilir.' Yine herkes 'Artık Spotify aldı başını gitti, bununla mı rekabet edeceksiniz?' dediklerinde 'Biz ondan da iyisini yapabiliriz' dedik ve vazgeçmeyen mühendislerimizle Türkiye'nin müzik platformunu oluşturarak, nelerin yapılabileceğini gösterdik."

Birçok kişinin Turkcell'in isminin "Türkiye'nin Otomobili" projesinde yer almasına şaşırdığını kaydeden Terzioğlu, "Herkes soruyor. Halbuki işte bu vazgeçmemenin, bir tutkunun parçasıdır. Muhakkak en zeki insanları bu projede çalıştırmak zorundayız. Düşündürmek ve daha iyiyi üretebilmek zorundayız. Tutku ve vazgeçmemek, zeka ve yetenekle birlikte olmazsa olmaz davranış özellikleridir. 'Türkiye'nin Otomobili' projesinde Turkcell'in yer alması işte bu tutkunun bir parçasıdır." diye konuştu.

"Bugüne dek 17 proje-hayal yatırımcılarıyla buluştu"

"Zeka Küpü" projesine ilişkin bilgi veren Terzioğlu, "Projemizin laboratuvarlarının yarısını tamamladık. Ülkemizin 20'ye yakın kentinde bilim sanat merkezlerindeki Zeka Küpü laboratuvarlarında genç beyinlerimizi, son teknoloji üç boyutlu yazıcılarla hayallerini gerçekleştirmeye davet ediyoruz. Zeka, yetenek ve tutku aslında girişimciliğin de en önemli katkı maddeleridir." dedi.

"Arı Kovanı" projesiyle de hayali olanlara fırsatlar sunulduğunu anlatan Terzioğlu, "Bugüne dek 17 proje-hayal yatırımcılarıyla buluştu ve gerçekleşti. Girişimcilerin önünü açmamız lazım. Çünkü girişimciler hakikaten zeka, yetenek ve çalışmayı bir araya getirip, ülkemizi ve ekonomimizi geliştirecek tüm fikirlerin kaynağıdır." diye konuştu.

Terzioğlu, yazılım geliştirme tekniklerinin eğitim müfredatına girmesi gerektiğini de belirterek, şunları kaydetti:

"Güçlendirilmiş gerçeklik, sanal gerçeklik, suni zeka, robotlar, internet nesneleri hayatımıza önümüzdeki dönemde girecektir. Bunları düşündüğümüzde insanın aklına gelen insansız fabrikalar, insansız depolar ve sürücüsüz araçlar ama aynı teknolojilerle insana dokunmak, insan hayatının kalitesini artırmak da amacımız olmalıdır. Amacımız buysa yazılım geliştirme etkinliklerini ilkokuldan itibaren müfredatımıza koymak ve çocuklarımızı yazılım alanında eğitmeye başlamalıyız. O yüzden Zeka Küpü laboratuvarları projemizi, robot yapmaktan yazılım geliştirmeye kadar fırsat olarak görüyoruz."

"Ortak hedefimiz daha iyi bir dünya"

Türkiye Zeka Vakfı Başkanı Emrehan Halıcı ise "daha iyi" hedefine ulaşılabilmek için sağlıklı eğitim sistemine ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Halıcı, "Ortak hedefimiz, daha iyi bir Türkiye ve daha iyi bir dünya. Bu hedefe ancak daha iyi düşünen, daha iyi üreten ve daha iyi paylaşan insanlarla ulaşılabilir. Bunun için de sağlıklı bir eğitim sistemine ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.

Sistemin, kısır siyasi tartışmalara kurban edilmemesi ve tüm kesimlerin uzlaşmasıyla oluşturulması gerektiğini kaydeden Halıcı, "Daha iyi düşünmek için felsefeye, mantığa, daha iyi üretmek için bilime ve teknolojiye ihtiyacımız var. Daha iyi paylaşmak için ise sevgi ve adalete ihtiyacımız var." dedi.

Halıcı, "Hayalim, zeka ve yeteneğin değerlendirildiği bir eğitim sistemi yaklaşımının egemen kılınmasıdır. Hayal, hayatın en büyük zenginliğidir. Zengin fakir, güçlü güçsüz, büyük küçük hiçbir ayrım gözetmeksizin hayal herkese kapılarını açar. Yeter ki bu kapıdan içeri girilsin. Gazi Mustafa Kemal'in hayalleri olmasaydı bugün cumhuriyetimiz olmayacaktı." diye konuştu.

Programa, eski başbakanlardan merhum Bülent Ecevit'in eşi Rahşan Ecevit, ODTÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özgül Yılmaz Tüzün, üniversite öğrencileri ve gönüllü gençler katıldı.