5. Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı

Dünya Bankası Kıdemli Enerji Uzmanı Shinya Nishumura, küçük ve orta büyüklükteki işletmelere (KOBİ) enerji verimliliği kapsamında büyük önem verdiklerini belirterek, "KOBİ'ler Türkiye'de büyüme motoru. Bütün işletmelerin yüzde 99'u KOBİ ve istihdamın yüzde 78'i, yatırımların ise yüzde 50'si KOBİ'ler tarafından gerçekleştiriliyor. Ancak bunlar toplam kredilerin sadece yüzde 28'ini alıyorlar" dedi.

33. Enerji Verimliliği Haftası kapsamında düzenlenen 5. Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı'nın "Enerji Verimliliğini Destekleyici Mali Tedbirler, Proje ve Yatırımların Finansmanı" konulu panelinde konuşan Nishumura, Türkiye'de KOBİ'lere enerji verimliliği kapsamında önem verdiklerini söyledi.

KOBİ'lerin Türkiye'de büyüme motoru olduğunu dile getiren Nishumura, "Bütün işletmelerin yüzde 99'u KOBİ ve istihdamın yüzde 78'i, yatırımların ise yüzde 50'si KOBİ'ler tarafından gerçekleştiriliyor. Ancak bunlar toplam kredilerin sadece yüzde 28'ini alıyorlar. Düşünün bu şirketler hizmetlere ve finansmana daha fazla erişim sağlayabilseydi ne olurdu? Bu, Türkiye için büyüme ve istihdamda artış anlamına geliyor. İşte bu yüzden 'KOBİ Enerji Verimliliği' projesini Türkiye'de başlattık" diye konuştu.

Söz konusu projede Halkbank, Vakıfbank ve Ziraat Bankası ile ortaklık yaptıklarını anlatan Nishumura, "Toplam rakam 201 milyon dolar. 3 bankanın boyutlarını düşündüğümüzde bu nispeten küçük bir rakam fakat şuna inanıyoruz ki bu proje son derece hırslı bir proje. Çünkü öncelikle KOBİ'leri hedefliyor. KOBİ'ler bankacılıkta en zorlayıcı sektörlerden bir tanesi ve bu 3 bankanın enerji hizmet pazarını geliştirmeye yardım etme konusundaki düşüncelerini değiştirmeye çalışıyoruz. Pek çok müzakere yapılıyor, anlaşmazlıklar oluyor ancak şimdi hazırız diyebilirim" ifadelerini kullandı.

"Enerji ithalatının ortadan kalkması ve azalması durumunda cari açığın artıya dönmesi mümkün olacak"

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası Genel Müdür Yardımcısı Orhan Beşkök ise Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığının olumsuzluklarını vurgulayarak, enerji ithalatının ortadan kalkması ve azalması durumunda cari açığın artıya dönmesinin mümkün olduğunu söyledi.

Enerjide dışa olan bağımlılığı ve enerji tüketiminden kaynaklanan iklim değişikliğini tetikleyen sera gazı emisyonlarını azaltacak 2 önemli araç olduğunu dile getiren Beşkök, "Bunların ilki yenilenebilir kaynaklara dayalı enerji üretimini artırmak, ikincisi ise enerji verimliliği artırmaktır. Türkiye'de şuanda yenilenebilir enerji kanyaklarına dayalı elektrik üretimi yüzde 27'lik bir paya sahip bunu daha da yükseltmek mümkün. Bu dünya standartlarına göre oldukça yüksek bir rakam ancak Türkiye'nin potansiyelini ele aldığınızda bu imkansız değil" şeklinde konuştu.

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası olarak enerji verimliliği konusunda desteklenen projelere ilişkin bilgiler veren Beşkök, 57 orta ve büyük ölçekli projeyi finanse etiklerini ve bunlardan tasarruf edilecek enerji tutarının yaklaşık 200 bin kişilik bir şehrin enerji ihtiyacına eş değer olduğunu aktardı.

Türkiye Sürdürülebilir Enerji Finansman Programı (TURSEFF) MWH Türkiye Direktörü Dr. Murat Sarıoğlu, TURSEFF'in KOBİ'lere yönelik bir program olduğunu ve programın KOBİ'lerin gelişimi açısında çok önemli olduğunu vurguladı. Sarıoğlu, konuşmasında TURSEFF programının detaylarına ilişkin bilgiler aktardı.

Türkiye Kalkınma Bankası Kredi Değerlendirme Daire Başkanı Satı Balcı da Türkiye Kalkınma Bankasının yenilebilir enerji ve enerji verimliliği projelerine finansman sağladıklarını anlattı.

Balcı, kalkınma bankası olarak enerji verimliliği projelerini desteklemeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Panelin tamamlanmasının ardından Enerji Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Daire Başkanı Erdal Çalıkoğlu, panalistlere katılım sertifikalarını takdim etti. - İstanbul