5. Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı

Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, Türkiye'nin bir birim elektrik ve enerjiyle üretilen mal ve hizmetlerin ekonomik karşılığına bakıldığında gelişmiş ülkelerin aynı işi yapmak ve aynı değeri üretmek için kullandığı enerjinin 2 mislini kullandığını belirterek, "Enerjiyi daha etkin ve daha verimli kullanma açısından gideceğimiz daha çok yolumuz var" dedi.

33. Enerji Verimliliği Haftası kapsamında düzenlenen 5. Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı'nın "Sanayide Enerji Verimliliği" konulu panelinde konuşan Özdebir, ülkelerin gelişmişliğini ölçerken dikkate alınan kriterlerden bir tanesinin kişi başına düşen enerji miktarı olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin bu konuda gelişmiş ülkelere nazaran geride olduğunu kaydetti.

Türkiye'de bir birim elektrik ve enerjiyle üretilen mal ve hizmetlerin ekonomik karşılığına bakıldığında, Türkiye'nin gelişmiş ülkelerin aynı işi yapmak ve aynı değeri üretmek için kullandığı enerjinin 2 mislini kullandığını aktaran Özdebir, enerjiyi daha etkin ve daha verimli kullanma açısından gidilecek daha çok yol olduğunu söyledi.

Türkiye'de enerji verimliliği konusunun çok dikkate alınmadığından yakınan Özdebir, "Enerjiden yapılacak tasarruf işletmelerin toplam verimliliğine sadece enerji faturalarında değil sağlayacağı diğer gelişmelerle de ciddi katkılar sağlayacaktır" diye konuştu.

"Son 6 yılda çimento sektöründe enerji tüketimi geriledi"

Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) AB ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Ömer Pak da KOBİ'lere yönelik enerji verimliliğini artırma çalışmalarını anlattı.

Enerji politikalarının Türkiye'nin bölgede lider ülke olma iddiasını devam ettirmesi açısından en önemli konulardan biri olduğuna dikkati çeken Pak, ekonomik büyümeden kaynaklanan hızlı enerji talebi artışının gelecek dönemlerde de başa çıkılması gereken en önemli sorunlardan biri olduğunu kaydetti.

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMB) Enerji ve Tabii Kaynaklar Daimi Komite Üyesi Özgür Şahan ise  "Çimento Sektöründe Enerji Verimliliği ve Enerji Potansiyeli" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Çimento sektörünün çok uzun yıllar önce enerji tüketimini yönetecek alt yapıyı kurduğunu belirten Şahan, son 6 yılda çimento sektöründe enerji tüketiminin gerilediğini söyledi.

Çimento sektörünün çok uzun yıllar önce enerji tüketimini yönetecek alt yapıyı kurduğunu dile getiren Şahan, Türkiye'nin sektörde alternatif yakıt kullanımı konusunda Avrupa'nın gerisinde olduğunu, alternatif yakıt kullanımının sektöre ilave maliyetler getirdiğini ve bunun büyük yatırımlar gerektirdiğini sözlerine ekledi.

"Türkiye dünya çelik üretiminde 17. sıradan 8. sıraya yükseldi"

Türkiye Demir ve Çelik Üreticileri Derneği Metalurji Uzmanı Serpil Çimen, Türkiye'nin dünya çelik üretiminde 17. sıradan 8. sıraya yükseldiğini, Avrupa'da ise 2. büyük üretici olduğunu vurguladı.

Sektörün son yıllardaki gelişimine değinen Çimen, Türkiye çelik sektörünün AB üyesi ülkelerin çelik sektörü ile SET (birim ürün başına kullanılan enerji) değeri açısından kıyaslandığında enerji verimliliği açısından iyi bir seviyeye geldiğine dikkati çekti.

Sektörün enerji tasarrufuna yönelik çalışmalarını devam ettireceğini anlatan Çimen, "Bundan sonra özellikle entegre demir çelik üretim proseslerinde SET değerlerindeki önemli düşüşler yeni çelik üretim teknolojileri ile mümkün olacaktır" dedi.

-"Doğalgaz bazında baktığımız zaman 2 nükleer santralin cari açığa katkısı 7,5 milyar dolar oluyor"

PETKİM Yönetim Kurulu Üyesi Hayati Öztürk de, Türkiye gibi hedefleri olan bir ülkenin sanayi politikalarını farklı şekilde oluşturması gerektiğini kaydetti.

Öztürk, teknoloji transferi konusunda ekonomik kriterlerin yanında birinci önceliğin bunun oluşturacağı çevresel etkiler, enerji tüketimi ve kullanılan teknolojinin en iyi teknoloji olması konusunda sorgulayıcı olunması gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin enerji profiline bakıldığında petrol, doğalgaz ve kaliteli kömürü ithal eden ve nükleer enerjisi olmayan bir ülke konumunda bulunduğunu hatırlatan Öztürk, "Türkiye her türlü enerji kaynağını akılcı şekilde kullanmak zorundadır. Burada yenilenebilir enerji mutlaka olacak ancak bunu destekleyen fosil yakıtlar da olmak zorunda. Ancak Türkiye'nin nükleer enerjiyi de bir an önce devreye sokması gerekiyor. Çünkü doğalgaz bazında baktığımız zaman 2 nükleer santralin cari açığa katkısı 7,5 milyar dolar oluyor" ifadelerini de kullandı. - İstanbul