5 Bin Lira Borçla Başladı, Kendi İşinin Patronu Oldu

Sevilay Erkoç yaklaşık 3 yıl önce, ilçe merkezinde işçi olarak çalıştığı restorandan ayrılarak 5 bin lira borçla kendi restoranını açtı. Restoranında kuzu tandır ve mumbar gibi yemeklerin yanı sıra yöresel lezzetlere de ağırlık veren Erkoç, müşteri sayısı artınca kazandığı parayla ve ailesinin de desteğiyle 8 ay sonra 200 bin lira ödeyerek iş yerinin mülkiyetini satın aldı.

200 BİN LİRALIK DÜKKANI DA SATIN ALDI

Erkoç, iş yeri açma sürecinde en büyük desteği anne ve babasından gördüğünü söyledi. İş yeri sahibi restoranın bulunduğu katı satmaya karar verince başka bir yere taşınmak istemediğini anlatan Erkoç, "Çünkü müşterilerimizi kazanmıştık. O yüzden burayı satın aldık. 5 bin lira borçla başladığım işte şu anda iş yeri sahibi oldum. Şimdi bu mülkiyetin bedeli 200 bin liradan da fazla" dedi.

Erkoç, KOSGEB'e sunduğu projenin kabul edilmesinin ardından kurslara katıldığını, yakında alacağı destekle iş yerini büyüterek daha fazla kişi çalıştıracağını ifade etti.

"ÇALIŞTIKÇA ÖZGÜVENİM ARTTI"

Kadınların çalıştıkça özgüveninin artığını anlatan Erkoç, şöyle konuştu:

"Çalıştığımdan beri aileme karşı daha fazla söz hakkına sahibim. Çevremdeki esnaf hep erkek. Ancak ilçede ayaklarının üzerinde durmak için çalışan birkaç kadın var. Bence kadınların ayaklarının üzerinde durması farklı bir şey. Güç sahibi ve daha da özgüvenli oluyorlar. İlçede kadınlar yeni yeni iş yeri açmaya çalışıyor. Benim 4 çalışanım da kadın."

Erkoç, iş yerini ilk açtığı zamanlarda gece 02.00'lere kadar çalıştığını, mantı ve içli köfte yaptığını dile getirdi.

"KUZU TANDIR İÇİN BAŞKA ŞEHİRLERDEN GELENLER VAR"

Müşterilerinin şimdi en çok kuzu tandır, mumbar ve kuru fasulye yemeklerini beğendiğine işaret eden Erkoç, şunları kaydetti:

"Özellikle sipariş verip tencereyle evlerine mumbar götürenler var. Kuzu tandır için Diyarbakır'dan geliyorlar. 'Siirt'in büryanı gibi kuzu tandır yapıyorsunuz.' diyenler var. Yemeklerimiz ilgi görüyor. Adilcevaz'a gelen misafirleri belediyemiz genelde buraya getirir. Onlara yöresel yemekler yaparız."