17. Avrasya Ekonomi Zirvesi

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, "Dünya siyaseti, dünya ekonomisi ve küresel ilişkiler adeta Avrasya'nın uyanışına şahitlik ediyor. Türkiye, bu dinamizmin, böyle bir gücün kalbinde merkezinde yer alıyor" dedi.

Çağlar, Marmara Grubu Vakfı tarafından gerçekleştirilen 17. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde, son 30 yılda dünya ekonomisini 3 temel kavramın şekillendirdiğini, bunların küreselleşme, değişim ve hız olduğunu söyledi.

Küreselleşme ile birlikte coğrafi ve ticari sınırların eridiğini aktaran Çağlar, bugün artık Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) aldığı kararı, binlerce kilometre ötede faaliyet gösteren bir Türk şirketinin merakla bekler hale geldiğini ya da TCMB'nin aldığı bir kararın Güney Afrika'nın para birimini anında etkileyebildiğini anlattı.

Politikacıların kararlarını artık yerel dinamiklerle oluşturmadığının altını çizen Çağlar, yerel dinamiklerin yanına küresel etkileri de koyduğunu, bunun adına da "global" denildiğini söyledi.

Çocukların global düzenin dünya vatandaşları olarak büyüdüğünü ifade eden Çağlar, "Bu düzene uyum sağlayabilmenin de iki unsuru var; değişim ve hız" şekilde konuştu.

Ekonominin geleceğinde küresel düşünme, değişime uyum sağlama ve karar verip hızlı hareket etmenin gittikçe önem kazandığını bildiren Çağlar, sözlerine şöyle devam etti:

"İnsan kaynaklarımızı bu niteliklere göre tasarlayıp, eğitim sistemlerini buna göre yeniden gözden geçirmekte yarar olduğuna inanıyoruz. Küreselleşme, değişim ve hız olguları sayısız fırsatı önümüze sunuyor. Aynı zamanda riskleri de içinde taşıyor. Son yıllarda yaşananlar bunun en büyük kanıtı. Biz, 'Herşeyde bir hayır vardır' deriz. Küresel kriz adeta bunu bize tekrar hatırlattı. Gelişmekte olan ülkeler artık küresel hareketin öncüleri haline geldi. Dünyanın ekonomik dengeleri yeniden kuruluyor, deyim yerindeyse 'Güneş yeniden doğudan yükseliyor' ve tarihi İpek Yolu'nu canlandıracak projelerin arda arda hayata geçirildiğini de memnuniyetle izlemekteyiz. Dünya siyaseti, dünya ekonomisi ve küresel ilişkiler adeta Avrasya'nın uyanışına şahitlik ediyor. Türkiye, bu dinamizmin, böyle bir gücün kalbinde merkezinde yer alıyor. Biz ise İstanbul'u sadece bu ülkenin değil, tüm Avrasya'nın parlayan bir yıldızı olarak görüyoruz. Çünkü 8500 yıllık öyküsüyle, 21 ülkeye başkentlik yapmış bir İstanbul, eski ile yeninin, geleneksel ile modernin harmanlandığı bir dünya başkenti."

"Türkiye 2023 yılı Cumhuriyet Bayramı'nı AB üyesi olarak kutlayacaktır"

Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Akkan Suver de dünyanın 2013 yılında yüzde 2,9 büyürken, Avrupa ülkelerinin aynı yıl 0,4 oranında küçüldüğünü belirterek, bölgenin bu yıl toparlanıp yüzde 1 büyüme hızını yakalamasının beklendiğini söyledi.

Suver, gelişmiş ekonomilerin yeni ve pozitif bir büyümeye gireceğinin söylendiğini anımsatarak, İpek Yolu'nda ticareti ve ekonomiyi yine bu zirvede gündeme getirecekleri bilgisini verdi.

Suver, bölgenin enerji haritasını değiştirecek Şahdeniz-2 projesine de büyük önem verdiklerini dile getirerek, bu projeyle Güney-Kafkas boru hattının genişletileceğini, TANAP ve TAP projeleriyle ise Yunanistan, Arnavutluk üzerinden İtalya'ya ulaşacak doğal gazın taşınmasının, Türkiye'yi ve Kafkasları gerçekten enerji merkezi kılacağını söyledi.

Bölgesel olarak sorunların yoğunlaştığı çevre coğrafyasında özgüvenle hareket edilen, küresel ortamda ise iki ülkenin etkisini artıracak bir çerçeve çizileceğini dile getiren Suver, AB ülkelerinin enerji ithalatıyla boğuştuğunu, dolayısıyla zirvede bu projelere önemli bir yer vereceklerini söyledi.

Suver, Türkiye'nin AB norm ve kriterlerine bağlı bir ülke olduğuna dikkati çekerek, AB ile geleceğe büyük önem verdiklerini ve Türkiye'nin Avrupa'nın bir parçası olduğunu söyledi. Suver, "Türkiye, 2023 yılı Cumhuriyet Bayramı'nı AB üyesi olarak kutlayacaktır" dedi.

"Biz büyüdükçe Türkiye gelişti, Türkiye geliştikçe biz büyüdük"

İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi de,  zirvenin Avrasya sınırlarını aşarak tüm dünyaya yayıldığını belirterek, "Avrupa'dan Asya'ya, Latin Amerika'dan Afrika'ya kadar 50'ye yakın ülkenin cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, prens ve çok sayıda üst düzey temsilcisini ülkemizde ağırlıyoruz" dedi.

Tanrıverdi, Türkiye'nin en büyük markası İstanbul'a değer katan pek çok projede hazır giyim sektörünün görüldüğünü ifade ederek, global dünyada yaşanan olumsuzluklara karşın, 2013 yılını 193 ülkeye 17,5 milyar dolarlık ihracatla kapattıklarını söyledi.

Hazırgiyimin ülke ekonomisine en fazla katkı sağlayan sektörlerden olduğuna işaret eden Tanrıverdi, katma değerli ürünlere yoğunlaşarak moda ve marka oluşturduklarını, organizasyon gücünü keşfettiğini ve ihracata yönelik talebi ve rekabetçi yapısını artırdığını ifade etti. Tanrıverdi, "Biz büyüdükçe Türkiye gelişti, Türkiye geliştikçe biz büyüdük" dedi.

"Eskinin Avrasyasını inşa etmenin artık kaçınılmaz"

İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş ise Avrupa ve Asya kıtaları birbirinden farkları topraklarda bulunsa da Avrasya kavramının bu iki kıtanın birbirini tamamladığını bir kez daha hatırlattığını söyledi.

Geçmişe bakıldığında Avrasya'nın varlığını açıkca ve daha çok görüldüğünü belirten Demirtaş, geçtiğimiz yıllarda savaşların ve farklı rejimlerin ayırdığı bu iki kıtanın, duvarlar yıkılınca son 30 yılda tekrar yakınlaştığını anlattı.

İpek Yolu'nun yanı sıra petrol ve doğal gaz yollarının, demiryolları ve otoyolların bu yakınlaşmanın can damarları olduğunu dile getiren Demirtaş, eskinin Avrasyasını inşa etmenin artık kaçınılmaz olduğunu vurguladı.

Demirtaş, dünyayı derinden sarsan ve 5 yıldır etkisi devam eden küresel krizin, bunun gereğini bir kez daha gösterdiğinin altını çizerek, "Gelişmiş ABD ve AB krizden çıkmaya çalışırken, dünya ekonomisinde yıldızlar doğudan yükselmeye başladı. Elele verdiğimiz zaman Avraysa çok önemli bir yatırım cenneti haline gelir" diye konuştu.

MÜSİAD Genel Başkan Vekili Ali Rıza Arslan ise MÜSİAD'ın misyon ve hedeflerini anlatarak, Avrasya'daki bütün işadamı organizasyonlarıyla iş birliği yapmaktan ve dünya ekonomisine değer katmaktan mutlu olacaklarını ifade etti.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ise, İstanbul'un insanlığın en güçlü, en değerli ve en önemli şehirlerinden biri olduğunu dile getirdi.

İstanbul'un 8500 yıllık geçmişe sahip bir şehir olduğunu ifade eden Mutlu, İstanbul'u Türkiye'nin dinamizmini, gücünü, tarihini ve kültürünü temsil eden önemli bir şehir olarak tanımladı.

Böyle bir şehirde bugün çok güçlü bir zirvenin gerçekleştirildiğini ifade eden Mutlu, şöyle devam etti:

"İstanbul Avrasya'nın kalbinde ne kadar güçlüyse, Avrasya da dünya coğrafyasında o kadar güçlü ve ehemmiyetli bir bölgeyi ifade ediyor. Elbette dünya artık globalleşiyor. Yerelleşmeye ne kadar önem veriyorsak, globalleşmeyi de o kadar önemsiyoruz. Artık dünyada sermaye, bilgi ve teknoloji çok yoğun şekilde bir araya gelirken, artık bizi daha fazla bir araya getirecek global bir değeri yüceltmeye ihtiyacımız var. Bu bana göre barıştır. Barışa, refaha, ortak hukuka ve sermaye akışına hizmet edecek gerçek projenin, barış projesi olduğunu düşünüyorum. Barış projelerine ulaşabilmenin yolunun da bu zirveler olduğunu düşünüyorum. Ekonomilerin birbirine yakınlaşması, refahın yaygınlaşması ve toplumların birbirini tanıması, barışın en büyük garantisidir."

Marmara Grubu Vakfı'nı, barışı tesis etmede en önemli rolü oynayan ekonomik buluşma zirvelerini 17. kez gerçekleştirdiği için tebrik eden Mutlu, zirve sonunda, Avrasya bölgesinde ticaretin daha fazla gelişmesi, daha fazla iş birliği ve kalıcı barışın tesisi edilmesi temennisinde bulundu.

- Cumhurbaşkanları Gül ve Aliyev'in mesajları

Zirvede, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in gönderdikleri mesajlar da okundu.

Cumhurbaşkanı Gül, zirvenin her sene gerçekleşen üst düzey katılımla rüşdünü ispat ettiğini ve uluslararası görünürlüğünü her geçen gün pekiştirdiğini belirtti.

Gül, zirvede bu sene ekonomiden enerjiye, bilişimden uluslararası ilişkilere kadar uzanan geniş yelpazede farklı alan ve disiplinleri bir araya getiren yaklaşımla çok sayıda konunun ele alınacağını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Zirvede ele alınacak küresel meseleler, tüm katılımcıların masa etrafında bir araya gelmeleri, meseleleri en geniş şekilde serbest şekilde tartışmalarını icap ettirmektedir. Bu bakımdan zirvede oluşacak verimli müzakereler ortamının ortak akıl işletmesiyle ortaya çıkacak görüş ve önerilerin Avrasya Bölgesi halklarının ve tüm insanlığın refah ve huzuru için yol gösterici olmasını temenni eder, çalışmalarınızda başarılar dilerim."

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev de zirvenin artık geleneksel hale geldiğini belirterek, "Bu zirve, Avrasya Bölgesi'nde iktisadi, siyasi ve ilişkilerin derinleşmesine, karşılıklı sermaye kuruluşlarının artırılmasına, bilişim teknolojileri, telekomünikasyon alanlarının inşasına imkan sağlayacaktır. Ülkemizi temsil eden heyet bu zirvenin her toplantısına iştirak etmektedir" ifadelerini kullandı.

Aliyev, Şahdeniz 2'nin imzalanması, Bakü-Tiflis- Kars demiryolunun inşası, bölgede ve dünyada iktisadi amaçların gelişmesine imkan sağladığını aktardı.

Bu arada Marmara Grubu Vakfı, Sırbistan Sürdürülebilir Kalkınma ve Uluslararası İşbirliği Merkezi ve Macar Girişim Vakfı ile iki partnerlik anlaşması imzaladı.

İmza töreninin ardından Marmara Grubu Vakfı üyeleri, İsmail Hakkı Demirci, Mustafa Karagül, İbrahim Arıkan, Ertuğrul Kumcuoğlu ve Ahmet Doğan Arıkan'a Onur Madalyası takdim edildi. - İstanbul