Diyarbakır DES İl Başkanı Eyüphan Kaya, eğitim öğretim ve dershane sorunuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Devletin okulları bir bütün olarak öğrenciyi aktif hale getiremediğini kaydeden Kaya, velinin de okula sahip çıkmadığını ifade etti. Öğrencinin okula soğuk baktığını, velinin öğrenciyi, öğrencinin ise veliyi dershaneyle aldattığını kaydeden Kaya, burada okul müdürlerinin bir eylem planına bağlı olarak çalışıp başarılı olması gerektiğinin altını çiziyor.
"EĞİTİM ÖĞRETİMİMİZİN KALİTESİ ÇOK DÜŞÜK"
Müdürün başarılı olamaması durumunda görevden alınması gerektiğini dile getiren Kaya, "Sınavlarla müdür atanıyor ve görevden alınması da zorlaşıyor. Buna bir çare üretmek gerekirken; bu açığı ara kurum olan dershanelerle giderilmeye çalışıyor. Bu çok yanlıştır. Velinin okula sahiplenmesi lazım, okula on lira vermeyen veli, dershaneye minimum 2-3 bin lira verebiliyor. Bu nasıl anlayış? Ayrıca birçok gencimiz dershanelerde yıllarını kaybediyor. Velinin okula ilgi göstermesi gerekir. Dört yıllık lise eğitimi sonunda öğrencinin bir vasıf kazanması lazım, ya üniversiteye gidebilmeli ya da meslek erbabı olmalı. Kimi öğrencinin 5-6 zayıfı var, sözüm ona dershaneye gidiyor. Veli demiyor ki evladım hele önce okulda derslerine kulak ver" dedi.
"ÖĞRETMEN PROFİLİMİZ ZAYIF"
Türkiye'de öğretmen yetiştirme tarzının çok yanlış olduğunu dile getiren Kaya, "Kolay öğretmen olunabiliyor, Ancak öğretmeni görevden almak zor. Bir yanda öğretmen yetiştirmeyi kademeli hale getirirken öğretmen mesleğini sözleşmeli hale getirip, başarısız öğretmenleri farklı bir alana yönlendirmemiz lazım. Öğretmenliği özerk bir meslek haline getirmek gerekir. Düşünce ve fikir üretme açısında yaptığı yazılı, sözlü ve fiili çalışmalarını serbest bırakmak lazım, 800 bin fakülte mezununun elini kolunu bağlayıp hayata katkı yapmayı engellemek doğru değildir. Siyaset yasağının kalkması iyi bir adımdı. Ayrıca özlük haklarını da iyileştirmek gerekiyor. Ancak başarılı olmayan öğretmenleri de belli kriterlere göre görevden almak gerekir. Çünkü yetiştirdiği öğrenci hem köreliyor, hem de topluma yük oluyor. Ayrıca devlete karşı husumet de besliyor ve dolayısıyla mutlu olmayı beceremiyor" diye konuştu.
"BU TARTIŞMAYI SİYASİLEŞTİRMEMEK LAZIM"
Günlerdir süren dershane tartışmalarını cemaatle hükümet arasında bir sorun haline getirildiğini belirten Kaya şunları söyledi;
"Arkadaşlar sorun büyüktür. Eğer biz bu halkı bir bütün olarak düşünüyorsak, eğitim öğretim sorununa bir neşter vurmamız lazım. Yok, eğer daima birilerine muhtaç olup, belli bir eğilimle yetişmesini istiyorsak buyurun bu hal böyle devam etsin. Bu da akıl kârı olmasa gerek medeni bir devlet tüm vatandaşlarına sahip çıkmak durumundadır. Bir dershane; "Bize gelin, polis olun, Kaymakam olun" diyorsa bu memlekette tarifi olmayan bir sorun var.
"DERSHANELERİN EĞİTİMİ ZATEN YOK ÖĞRETİMİ DE SORUNLUDUR"
Ben bir öğretmen olarak, 11 yıl özel dershanelerde çalıştım. Hiç bir zaman "iyi ki dershaneler var" demedim/diyemedim. Çünkü para karşılığı öğretim vermek doğru değildir, hele ödemesi yapmayan öğrencilerin sınavlara alınmaması ya da kayıtlarının silinmesi beni kahrediyordu. Onun için dershane hocalarının öğrenci nezdinde değeri azdır. Hep okulları bu kalitesizlikten kurtarmamız gerektiğine inandım. Eğitim öğretimin kalitesini artırmamız lazım ve bu gençliği bu ara kurumlardan kurtarmamız lazım. Kimi dershaneci mantığı "Arkadaş herkes sınavı kazanırsa biz nereden kazanacağız" şeklinde maalesef.
"CEMAATLERE İÇİNDE İNSAN KAYNAĞI ALANI OLUŞTURUR"
Cemaatlerin ön plana çıkması devletin dengesizliğinden kaynaklanıyor, tıpkı Kürt sorunu gibi. Devlet kendine geldikçe cemaatlere ihtiyaç da azalacak ve bütün vatandaşlar birinci sınıf vatandaş olacak. Devletin yeterince yurtları olsa, kaliteli öğretmenleri olsa, eğitim öğretimin müfredatı haklın değerleriyle barışık bir içeriğe sahip olsa, nitelikli bir vatandaş yetiştireceğiz cemaate olan ihtiyaç da azalacak. Devlet içindeki kavga da bitecek; benim adamım, senin adamın meselesi de bitecek. Açık konuşmanın zamanı geldi de geçiyor. Bütün gücümüzle eğitim öğretimle ilgilenmek dileğiyle diyoruz"
Son Dakika › Eğitim › Türkiye'nin En Büyük Sorunu Eğitim Öğretimdir - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?