"Türkiye Yalnız Bırakıldı"

ABD'nin önde gelen gazetesi Washington Post, " Türkiye, Suriye politikası konusunda sorunlarla karşı karşıya" başlıklı bir haber-analiz yayınladı. Yazıda Türkiye'ye yönelik ilginç tespitler var.

Gazete, "Müslüman dünyasının yükselen nüfuzlu ülkesi Türkiye kapı komşusu Suriye'deki rejimi devirmeye dönük uluslararası kampanyaya önderlik ediyor. Çatışmalar sürerken, Ankara, ABD ile diğer ülkelerin çatışmaların ön hattında kendisini yalnız bırakmalarından şikayetçi" ifadelerine yer verdi.

Türkiye'nin 80 bin Suriyeli mülteci ile uğraşmak zorunda kaldığını belirten gazete, "Doğuda ise -Türkiye'nin Suriye'nin yardım ettiğini iddia ettiği- Kürt militanların saldırıları yoğunlaştı. Alevi ağırlıklı sınırda çoğu Sünni Suriyeli isyancıların ağırlanması ve malzeme tedariklerinin yapılmasının da Suriye'deki mezhep çatışmalarının Türkiye'ye sıçrayacağı endişelerini artırdı" görüşüne yer verdi.

ÇARESİZCE BEKLEYİŞ

Türk yetkililerin halen Suriye politikasını savunduklarını belirten gazete, "Bu konudaki sorunlar Başbakan Erdoğan'ın ılımlı İslamcı hükümeti ya da Türkiye'nin bölgede özenle geliştirdiği popülaritesi için çok cüzi bir tehdit oluşturdu.

Kamuoyu yoklamaları hükümetin bu konudaki tutumuna yönelik iç desteğin azaldığını gösterirken Türkiye, geçen yıl Suriye lideri Esad'a karşı tavır aldığında analistlere göre ummadığı şekilde sınırlı manevra alanı olduğunu gördü" diye yazdı.

Ankara'nın sadece bölgede değil Suriye'de bile yeni düzenleme yapma gücü olmadığının farkına vardığını belirten Zirve Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdürü Doç. Dr. Gökhan Bacık ise gazeteye yaptığı açıklamada "Bu yüzden Ankara çaresizce Amerikan desteğine ihtiyaç duyuyor. Ancak bu destek gelmiyor" dedi.

100 BİN MÜLTECİ

Washington Post geçen ayki bir Amerikan delegasyonunun ziyaretini hatırlatarak şöyle yazdı:

"Türkler iki hafta önce ABD Dışişleri Bakanı Clinton'a aktardıkları konuyu delegasyonun ziyaretinde de gündeme getirdi. Üst düzey bir Türk hükümet yetkilisi 'Suriyeli mültecilerle başa çıkamıyoruz' dedi.

Üst düzey bir Amerikalı yetkiliye göre Türk yetkililer ABD ve diğer ülkelerin Suriye içinde uçuşa yasak alanlarla korunan güvenli bölgeler kurmasını istedi. Türkler 100 bin mültecinin limitleri olduğunu belirtti. Clinton ise Türk talepleri karşısında uçuşa yasak bölge için büyük askeri müdahale gerekeceğini ve ABD'nin bunun soruna yardımcı olacağına inanmadığını söyledi.

Fakat Türkiye'nin kaygılarını tümden reddetmeyen Clinton her iki hükümetin krize karşı verilecek cevapları koordine edecek ortak bir operasyon ve komuta merkezi kurulmasını önerdi."

Washington Post, Suriye yüzünden Rusya ve İran'la da ilişkilerinin bozulduğunu da belirtirken, gazeteye konuşan Pennsylvania'daki Lehigh Üniversitesi Türkiye uzmanı Henri Barkey "Türk ordusu Irak tarzı uzun bir mezhep savaşına hazırlıklı değil. Pandora'nın kutusunun açıldığını fark ettiler. O kutuya girersiniz ve Allah bilir ne zaman çıkarsınız" yorumunu yaptı.

Barkey ayrıca, 877 kilometrelik Suriye sınırının çatışmaları "başından beri Türkler için kazanması imkansız bir durum" haline getirdiğini vurguladı.

Hatay'da Esad'a desteğin güçlü olduğunu belirten gazete, kentte hükümetin bölgede Sünni hakimiyetini güçlendirmek için Suriye isyanını desteklediği yönünde kaygılar olduğunu yazdı.

Washington Post, Esad'ı desteklediğini belirttiği Ali Zafer adlı bir öğretmenin "(İsyancılar) diyorlar ki 'Suriye'deki işimiz bittikten sonra burada sizin boğazınızı keseceğiz. Onları Antakya'ya özellikle getirdiler. Alevileri öldürmeleri için" sözlerine yer verdi.