Teknolojide Kadın Hareketi, Örnek Başarı Hikayesi Olarak Dünyaya Tanıtılacak

Türkiye Vodafone Vakfı'nın hayata geçirdiği "Teknolojide Kadın Hareketi" Projesi, New York'ta BM Kadının Statüsü Komisyonu'nda örnek başarı hikayesi olarak tüm dünyaya anlatılacak.

5 Mart'ta New York'ta BM Kadının Statüsü Komisyonu'nun 57. Toplantısı kapsamında düzenlenecek panelde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray ve KAGİDER Başkanı Gülden Türktan'ın konuşmacı olarak yer alacak. Panelde, ekonomist ve yazar Arianna Huffington, gazeteci Tina Brown gibi dünyanın önde gelen kadın fikir önderleri de hazır bulunacak.

Türkiye Vodafone Vakfı'nın, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı himayelerinde; Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) işbirliğiyle hayata geçirdiği Teknolojide Kadın Hareketi Projesi, sosyal ve ekonomik hayatta kadının varlığını güçlendirmeyi hedefliyor.

Teknolojide Kadın Hareketi Projesi, dünyada Hillary Clinton ve Cherie Blair tarafından desteklenen "mWomen" projesinin Türkiye ayağı olarak Haziran 2011'de hayata geçti. Proje, Türkiye'de iletişim teknolojileri başta olmak üzere her alanda toplumsal cinsiyet eşitsizliğine kaynak oluşturan problemleri tanımlamak üzere gerçekleştirilen kapsamlı araştırma sonucunda şekillendirildi.

Ağustos 2011'de, 16 şehirde, 15-65 yaş aralığındaki bin 607 kadınla gerçekleştirilen saha araştırmasının ortaya koyduğu; Türkiye'de erkekler arasında yüzde 91,1 olan cep telefonu sahipliği oranının, kadınlarda yüzde 70,2'ye düştüğü yönündeki veriler, kadınların iletişim teknolojilerine erişimini güçlendirecek, onlara ekonomik ve toplumsal güç kazandıracak stratejik bir eylem planının gerekliliğini ortaya koydu. Böylelikle kadınları iletişim teknolojilerinin sunduğu imkanlarla tanıştırıp, ekonomiye katılımlarına yönelik fırsat eşitliği yaratmak üzere Teknolojide Kadın Hareketi Projesi'nin eğitim fazı kurgulandı. Eğitimler, ev kadınları ve çalışan kadınlara yönelik düzenlenen iki ayrı programda gerçekleşti. Proje kapsamında ilk yıl İzmir, Gaziantep, Ankara, İstanbul ve Samsun illerinde bin 300 kadına teknoloji eğitimleri verildi.

Ev kadınları, temel teknoloji okuryazarlığı, güvenli internet, etkin iletişim becerileri ve satış ve pazarlama teknikleri gibi geniş bir yelpazede eğitim gördü. Bu eğitim programını tamamlayan ev kadınlarına "Teknoloji Pazarlama Uzmanlığı" sertifikaları verilerek, Vodafone bayilerinde istihdam edilmelerinin önü açıldı.

Ev kadınları, eğitimi takip eden 1 yıl boyunca e-öğrenme kurslarına devam ediyor ve her konuda destek almak için elektronik ortamda danışmanlara ulaşabiliyor. İşgücündeki kadınlara yönelik programlar ise ECDL seviyesinde MS Office, e-ticaret, girişimcilik ve pazarlama gibi tamamen onların özgül ihtiyaçlarına yönelik başlıkları kapsıyor.

Eğitim programını tamamlayan ya da eğitim almamış kadınlara yapılacak çağrı ile Teknolojide Kadın Hareketi Yarışması süreci başlatıldı. Yarışma kapsamında, birinci 15 bin TL, ikincisi 10 bin TL ve üçüncüsü 7 bin 500 TL cansuyu sermayesi kazandı. Ayrıca iki kadın da Jüri Özel Ödülü ve Teknolojide Kadın Hareketi Özel Ödülü almaya hak kazandı. Kazananlar ayrıca, Vodafone'dan 1 yıllık mobil iletişim hizmetleri paketi ve KAGİDER üyelerinden 1 yıllık danışmanlık hizmeti alıyor.

Vodafone'un kadın girişimciliği konusunda attığı diğer adımlar hakkında bilgi veren Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, "Vodafone Türkiye olarak çalışanlarımızın eşit oranda cinsiyet eşitliğini gözeten bir politikayla yönetilmesi konusunda çok somut adımlar attık. Öncelikle FEM projesini devreye aldık. Fırsat Eşitliği Modeli'ni şirketimizde uyguluyoruz. Diğer taraftan kurumsal çeşitlilik direktörlüğü kurarak hem çalışanlarımızın fırsat eşitliği konusunda doğru insan kaynakları politikasıyla yönetilmesini sağlıyoruz diğer taraftan müşterilerimize yönelik ürün ve servislerimizde de kadınlarımızın güçlendirilmesine odaklanıyoruz. Bir başka projemiz yönetici havuzumuzda kadın erkek cinsiyet eşitliğini sağlamak üzere 'Artı 1' adını verdiğimiz bir projemiz var. Şuan geldiğimiz aşamada kadın çalışanlarımızın toplam çalışanlarımız içerisinde yüzde 40 oranına ulaştığını memnuniyetle izliyoruz. Tabi ki bu yeterli değil. Bunu daha da ilerletmemiz lazım. Ama telekomünikasyon sektör ortalamasının üzerinde olmakta bizi mutlu ediyor" dedi.