1995 Temmuz ayında gerçekleşen Srebrenitsa soykırımı, tarihin en acımasız katliamlarından biri olarak anılıyor. Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge ilan edilen Srebrenitsa'da, Sırp kuvvetleri tarafından 8.372 Boşnak erkeğin öldürüldüğü, kadın ve çocukların da öldürüldü ve Avrupa'nın ortasında gerçekleşti. Bu katliamdan kaçan siviller, güvenli bölge olan Tuzla'ya ulaşmak için zorlu bir yolculuğa çıktı. Bu olay, her yıl düzenlenen Marş Mira yürüyüşü ile anılıyor.
Marş Mira, 2005 yılından beri her yıl düzenlenen, soykırım kurbanlarını anmak ve barış mesajını yayma amacı taşıyan bir etkinliktir. Üç gün süren yürüyüş, binlerce Boşnak ve yabancı katılımcıyı bir araya getiriyor. Katılımcılar, Srebrenitsa Soykırımı Anıt Mezarlığı'na yürüyor ve toplu cenaze törenine katılıyorlar. Yürüyüş, barış adına sessiz bir çığlık niteliğinde.
Bu yıl Marş Mira yürüyüşüne, Türkiye, İran, Sırbistan, Hırvatistan, Karadağ, Slovenya, Avusturya, Almanya, Finlandiya, Danimarka, Fransa ve Hollanda gibi ülkelerden binlerce katılımcı dahil oldu. Türkiye'den de yaklaşık 200 kişi bu yürüyüşe katıldı. Katılımcılar, tarih boyunca yaşanan acı dolu izlerle yüzleşti, yerel halkla etkileşimde bulundu ve onların hikayelerini dinledi.
Katılımcılar fiziksel olarak hazırlıklı olmaları konusunda uyarıldı. Yürüyüşü zorlu alanlarda yapacak olan katılımcıların, dayanıklı yürüyüş ayakkabıları, yeterli su ve enerji verici atıştırmalıklar, hava koşullarına uygun kıyafetler ve ilk yardım malzemelerini yanına alması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, kamp malzemeleri, kişisel hijyen ürünleri ve yön bulma ekipmanları da alınması söylendi.
Marş Mira Türkiye ekibi, yürüyüş boyunca kamp alanları ve eşyaların taşınması konusunda katılımcılara büyük yardımcı oldu. Gönüllü olarak bu yürüyüşe destek veren ekip, Türkiye'den gelen katılımcıların şartlarını iyileştirmek için çaba gösterdi. Ekip lideri Caner Bey, 2014 yılından beri yürüyüşe katılan ve Türkiye'den gelen katılımcılara rehberlik eden deneyimli bir isim.
Yürüyüş boyunca katılımcılar, sıcak hava ve zorlu arazi koşullarına rağmen dayanışma içinde hareket etti. Yerel halkın misafirperverliği ve onların acı dolu hikayeleri, yürüyüşün anlamını etkiledi. Katılımcılar, yürüyüşün sonunda Potoçari Anıt Mezarlığı'na ulaştıklarında hem fiziksel hem de duygusal olarak tükenmiş, bir yandan da barış adına önemli bir duruş sergilemiş oldular.
Marş Mira, sadece bir yürüyüş değil, aynı zamanda tarihle yüzleşmek ve barışı savunmak adına önemli bir etkinliktir.
Yürüyüşe katılanlar, barışın ve insanlığın değerini bir kez daha hatırlatarak, bu tür trajedilerin bir daha yaşanmaması için çaba göstermenin önemini vurguladılar. Marş Mira, barış ve insanlık adına atılan adımların ne kadar anlamlı ve önemli olduğunu bir kez daha gösterdi.
Son Dakika › Dünya › Srebrenitsa Soykırımının 29. Yılında Marş Mira: Acı ve Umut Yolu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?