Amerikalı gazeteci David Andelman CNN için kaleme aldığı yazıda havanın Putin'in aleyhine döndüğünü yazdı.
Yazısında İran'ı ve İran'la batının yaptığı nükleer müzakereleri işaret eden Andelman; Putin'in olası engellemelerine rağmen iki tarafın da kararlı olması gerektiğini belirtti. ABD ve AB üyelerinin nükleer anlaşma için İran'ı teşvik etmesi gerektiğini belirten yazar; Rusya'nın kozun hala kendi elinde olduğunu düşündüğünü ama durumun değiştiğini öne sürdü.
Rusya'nın daha önce İran'la anlaşmaya vardığı Ortak Kapsamlı Eylem Planı (JCPOA) çerçevesinde; İran'dan aşırı zenginleştirilmiş uranyum almayı ve Fordow Nükleer Santrali'nin sivilleştirilmesine yardım etmeyi kabul ettiğini hatırlatan Andelman sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün, Fordow'un santrifüjleri zenginleştirilmiş uranyum üretmeye devam ediyor. İran'ın yakın ve uzun zamandır dostu olan Rusya, tesisin denetlenmesindeki rolünü sürdürmeyi kabul etmişti. Ancak bu rolü Fransa, İngiltere, ABD veya Çin'in yerine getirmemesi için bir neden yok."
Yazısında sözü savaş gündemine getiren Andelman; Rusya ve ABD'nin karşılıklı ambargolarına da dikkat çekerek, Rusya'nın Avrupa'ya gazı kesmesi durumunda mevsim sıcaklıklarına dikkat çekti ve Avrupa'nın donacağını ima etti.
Andelman bu ihtimale karşı çözüm önerilerini de şu ifadelerle dile getirdi ve İran'la ilişkilerin yumuşatılması önerisini neden yaptığını dile gteirdi
"İran ve Amerikan sıvılaştırılmış doğal gazı, Avrupa'daki boşluğu doldurmaya yardımcı olacak. Almanya'nın ise Norveç, Hollanda, İngiltere ve Danimarka ile bağlantıları var. Güney Avrupa ise TANAP (Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı) üzerinden yani Türkiye üzerinden Azerbaycan'dan gaz alabilir."
Rusya Başbakan Yardımcısı Alexander Novak'ın bir petrol ambargosu uygulanması durumunda dünya petrol fiyatlarının üç katına çıkarak varil başına 300 dolara çıkabileceği söylediğini hatırlatan Andelman; "Bu, İran'ın JCPOA'yı daha da hızlı imzalaması için ek bir teşvik olacaktır. İran, tüm gücüyle dünya petrol piyasalarına zamanında dönebilirse, muazzam faydalar elde edebilecek bir konumda olacaktır" diye yazdı.
Türkiye ve Azerbaycan'ın enerji alanında bugüne kadar süregelen başarılı iş birliğinin en önemli göstergelerinden biri olan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP), Gu¨ney Kafkasya Boru Hattı (SCP) ve Trans Adriyatik Boru Hattı (TAP) ile birlikte Güney Gaz Koridoru'nun en önemli halkasını oluşturuyor.
Türkiye, Ortadoğu ve Avrupa'nın en uzun (1811 km) doğal gaz boru hattı olan TANAP, Azerbaycan'ın Şah Deniz Sahasında üretilen doğal gazın öncelikle Türkiye'ye, ardından Avrupa'ya taşınmasını amaçlıyor.
TANAP, Türkiye Gürcistan sınırında Ardahan ili Posof ilçesi Türkgözü köyünden başlayarak Ardahan, Kars, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Giresun, Sivas, Yozgat, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara, Eskişehir, Bilecik, Kütahya, Bursa, Balıkesir, Çanakkale, Tekirdağ ve Edirne olmak üzere 20 ilden geçerek Yunanistan sınırında Edirne'nin İpsala ilçesinde son buluyor.
Azerbaycan doğal gazını Türkiye ve Avrupa'daki alıcılara güvenilir ve maliyet etkin şekilde iletebilmek amacıyla yüksek taşıma kapasitesine sahip bir doğal gaz boru hattını, uluslararası kalite, iş sağlığı ve güvenliği, sosyal ve çevre standartlarına uygun şekilde inşa etmek ve işletmek misyonuyla faaliyetlerini yürüten TANAP, Azerbaycan'ın Avrupa Birliği ile mevcut iktisadi ve siyasi iş birliğinin daha da gelişmesine katkı sağlarken Azerbaycan'ı Türkiye'nin ikinci büyük gaz tedarikçisi ve Avrupa Birliği'nin yeni gaz tedarikçisi konumuna getirmiş durumda.
Son Dakika › Dünya › Rusya, doğal gazı keserse Avrupa nasıl ısınacak? Tek seçenek: Azerbaycan-Türkiye ortaklığı TANAP - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (1)