Noam Chomsky Obama'nın Seçilmesini Nasıl Yorumluyor?

Stockholm Üniversitesi'nde dilbilim okuduğum yıllarda tanıdım Noam Chomsky'yi .Yazdığı dil ve sentaks kitapları ve ünlü cümlesi "Colorless green ideas sleep furiously " etrafımızda dolaşıyordu.Daha sonra siyasi demeçlerini ve çalışmalarını izledim.Bir kaç kez de Türkiye 'ye geldi.Konferanslar verdi.

Noam Chomsky bir dilbilimci ve ABD vatandaşı olarak savaşa karşı bir tutum sergiliyordu.Öğrencilik dönemimizde oluşan ABD 'nin Viyetnam savaşına karşı oluşan üniversite muhalefeti daha sonra siyasileşti ve demokrat parti içerisinde anti militarist bir cephe oluşturdu.Chomsky o yıllardan bu yana aynı çizgiyi sürdürdü: Silaha ve şiddete hayır ..Her zaman da ABD 'yi ve onun çizgisindeki siyasi sistemleri bu açıdan eleştirdi,karşı çıktı.

Medyada Obama'nın seçilmesi ABD de olduğundan daha çok dünyada ezilen ve silah ve şiddete maruz kalmış "mazlum" ülkelerin halklarında  bir umut  ışığı gibi gösteriliyor.Obama 20 Ocak tarihine kadar , siyasi tabirle beklentilerle  yüklü büyük bir "baggage" oluşturmuş olacak.Bu istese de istemese de Bush yönetimi'nin tüm dünyada yarattığı "Şiddet Travması"nın bir sonucu olarak önüne konacak gibi görünüyor.

Obama 'nın seçilmesi ile ilgili olarak Noam Chomsk 'nin yaptığı siyasi analizlerinden bir kaç alıntı yapmakta yarar var: "Bence ülke ve dünya, John McCain kazanmadığı için şanslı... Siyah bir adamın seçimi kazanmış olmasıysa manidar.

Böyle birşey bundan 40 yıl önce, hayal bile edilemezdi. Ya da rakibinin bir kadın olması da düşünülemezdi.

Bana kalırsa aşağı yukarı Bill Clinton tarzında, merkezci bir Demokrat lider olacaktır ki, tabii bu alternatifinden elbette daha iyi bir sonuç. Ama ülkeyi bekleyen sorunlara bir cevap değil.

Obama 'nın Türkiye ile olan ilişkilerinin ne olacağı konusunda henüz kesin bir sinyal almış değiliz. Ama Clinton iktidarı sırasında Türkiye'de vahşet arttıkça, Clinton Türkiye'ye daha fazla silah temin etmişti. Sadece 1997 yılında Türkiye'nin aldığı silahların yüzde 80'ini o sağlamıştı. Clinton Türkiye'ye tüm soğuk savaş döneminden daha fazla askeri yardımda bulundu.

Obama ise, henüz tüm bu konularda dikkate değer bir söz sarfetmiş değil. Aklında ne olduğunu da bilemezsiniz. ama Clinton'dan çok farklı olacağına dair bir kanıt da göremiyorum ben.

Diğer yandan ABD Türkiye'nin AB'ye girmesini desteklemektedir. Ben şahsen bunu destekliyorum. Ama bu desteğin Türkiye'nin ihtiyaçlarından kaynaklandığını da düşünmüyorum pek...

Bu daha çok AB içindeki Almanya ve Fransa gibi belli güç odaklarının nüfuzunu sulandırarak daha fazla nüfuza sahip olma isteğinden kaynaklanıyor." Noam Chomsky özetle böyle yorumluyor Obama'nın başkanlık seçiminini kazanmasını.

20 Ocak tarihinde Oval Ofis'de dev bir bürokrat ordusunu yönetecek olan Obama acaba her yere yetişebilecek mi ? Mevcut ABD çıkarları her konuda dünyada oluşan beklentilerin gerçekleşmesine olanak sağlayacak mı? Hiç sanmıyorum.

Obama etafında oluşan olumlu hava en azından Bush yönetiminin tüm dünyada neredeyse yok ettiği olumlu ABD imajını düzeltmeye yönelik bir yararı olacağına kesin gözüyle bakılabilir.

Giderek ağırlaşan ekonomik sorunlar, Askeri olarak derhal çözüm bulunması gereken ve artık en ağır silahların deposu haline gelen Irak ,İran, Afganistan ve Pakistanyeterince önemli görevler olarak gözüküyor.

Türkiye açısından da durum farklı olmayacak.Bush yönetimini desteklediği AKP iktidarının önümüzdeki seçimlere kadar ne gibi bir değişim geçireceği de büyük bir merak konusu.

Güney Doğu bölgesinde yaşayan vatandaşlarımız için kalıcı bir siyaset üretemeyen AKP  yönetimi, git gide artan şiddet karşısında bocalamaya başladığı sinyallerini veriyor.Bu da önümüzdeki günlerde bölgede askeri tedbirlerin ve yöntemlerin artarak masum insanların da canını yakacak seviyeye geleceğini gösteriyor. Obama 'nın bu konuda ne gibi bir tavır alacağını da tahmin etmek hiç de güç değil.