İşçi Partisi eski lideri Corbyn'in üyeliğinin askıya alınması 'Partinin seçim kazanma şansını tehlikeye düşürecek'

İngiltere'de İşçi Partisi'nin, eski lideri Jeremy Corbyn'in parti üyeliğini askıya alma kararıyla ilgili olarak parti içinden ve dışından tepkiler devam ediyor.

İngiltere'deki insan hakları ihlallerini denetleyen Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonu, parti içinde anti-Semitizm (Yahudi düşmanlığı) şikayetleriyle ilgili yürüttüğü soruşturmanın raporunu dün yayımlamıştı.

Raporda, Corbyn'in lider olduğu dönemde parti, "hukuksuz ayrımcılık ve taciz olaylarından sorumlu" tutulmuş, Yahudi düşmanlığı içeren ırkçılığa karşı tavır almada İşçi Partisi'nin "ciddi kusurları olduğu" sonucuna varılmıştı.

İşçi Partisi'nin lideri Keir Starmer, raporun yayımlandığı günü İşçi Partisi için "utanç günü" olarak niteledi ve rapordaki tüm tavsiyelerin uygulanacağı sözü verdi.

Corbyn ise Facebook hesabından yaptığı yazılı açıklamada, İşçi Partisi içindeki Yahudi düşmanlığına karşı verdiği mücadeleden söz etmiş, ancak sorunun boyutunun "parti içinde ve dışında muhaliflerin yanı sıra medyada da siyasi nedenlerle ciddi biçimde abartıldığını" ve "rapordaki tüm bulgulara katılmadığını" ifade etmişti.

Bunun üzerine parti yönetimi, Corbyn'in bu "ifadelerinden" ve "onları geri almamasından" dolayı üyeliğinin askıya alındığı açıkladı.

Corbyn hakkında soruşturma başlatıldığı ve sonuçlanıncaya değin parti üyeliğinin askıya alındığı ifade edildi.

Keir Starmer "Jeremy Corbyn'in açıklamasından hayal kırıklığına uğradığını ve hakkında alınan kararı desteklediğini" belirtti.

16 yaşından beri parti üyesi olan Corbyn ise karara karşı çıkarak geri alınmasını talep etti.

'Partinin seçim kazanma şansını tehlikeye düşürecek'

İngiltere'nin en büyük sendikasının lideri ve Corbyn'in yakın destekçilerinden biri olan Len McCluskey, Corbyn'in üyeliğinin askıya alınması kararının "büyük bir haksızlık olduğunu ve geri alınmazsa parti içinde kaos yaratacağını, böylece İşçi Partisi'nin seçimleri kazanma şansını tehlikeye düşüreceğini" kaydetti.

"Bölünmüş bir parti yenilgiye mahkumdur" diyen McCluskey, yeni lider Starmer'a raporun tavsiyelerini "partiyi birleştiren bir tavırla" hayata geçirmesi çağrısı yaptı.

McCluskey ayrıca, "askıya alma kararına karşı öfke duyanları partiden ayrılmamaya ve ilerleme kaydetme çabalarına destek olmaya" çağırdı.

İşçi Partisi lider yardımcısı Angela Rayner, Jeremy Corbyn'in ırkçılığa karşı mücadele eden iyi bir insan olduğunu, ancak "Yahudi düşmanlığı ile ilgili sorunları inkar eden kör bir noktası bulunduğunu" söyledi.

Parti içindeki Sosyalist Kampanya Grubu da Corbyn'in üyeliğinin askıya alınmasına karşı olduklarını ve "yeniden geri alınması için usanmadan çalışacaklarını" açıkladı.

2015'te Corbyn'in İşçi Partisi lideri seçilmesi amacıyla kurulan kitlesel kampanya grubu Momentum, Corbyn'in "ömrünü ırkçılık karşıtlığına adamış" bir insan olduğunu belirterek, üyeliğinin askıya alınmasının, partinin yeni liderliği tarafından "sola büyük bir saldırı" olduğunu ve partide birliğin korunması için bu kararın derhal kaldırılması gerektiğini söyledi. Momentum'un bugün sanal ortamda bir miting düzenleyeceği belirtildi.

Britanya Yahudileri grubunun başkanı Marie van der Zyl kararın, "Corbyn'in rapora utanç verici tepkisinin ardından alınmış doğru bir karar" olduğunu söyledi.

Ancak parti içinde Corbyn yanlısı bazı Yahudiler de Corbyn'e tepkilerin aslında onun temsil ettiği sol programa ve değerlere yönelik olduğunu belirterek Starmer'ı "partiyi birleştirme" vaadini yerine getirmemekle eleştiriyor.

Ne olmuştu?

Parti içinde Yahudi düşmanlığı eleştirileri Jeremy Corbyn'in liderlik döneminde karşısına çıkan başlıca sorunlardan biri olmuştu.

Yahudi düşmanlığı ile mücadele konusunda parti yönetimiyle aralarındaki görüş ayrılıkları olduğu gerekçesiyle bazı milletvekilleri partiden istifa etmişti.

Corbyn, partisinde Yahudi düşmanlığına yer olmadığını, bu konuda suçlu bulunan parti üyelerinin hızlı ve etkili bir şekilde cezalandırılarak ihraç edildiklerini belirtmiş, Aralık'ta yapılan erken genel seçim öncesinde partisinin ırk ve inançla ilgili manifestosunu açıklarken "Hiçbir toplum inancı, etnik kimliği ya da dili yüzünden risk altında olmayacak" demiş ve Yahudi düşmanlığı için "alçaklık" ifadesini kullanmıştı.

İngiltere'deki insan hakları ihlallerini denetleyen Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonu, partide Yahudi düşmanlığı ile ilgili yapılan şikayetler üzerine geçen yıl bir soruşturma başlatmıştı.

Soruşturmanın sonuçlarını dün bir rapor halinde yayımlayan Komisyon, Yahudi düşmanlığına karşı tavır almada İşçi Partisi'nin "ciddi kusurları olduğu" sonucuna vardı.

Parti, "hukuksuz ayrımcılık ve taciz olaylarından sorumlu" tutuldu ve Yahudi düşmanlığı ile ilgili gündeme getirilen şikayetlerin ele alınması sürecinde Corbyn'in ofisinin "siyasi müdahalede" bulunduğunu kaydetti.

Rapordaki bulgular:

Komisyon raporu, partinin Eşitlik Yasası'nı üç noktada ihlal ettiği sonucuna vardı:

Corbyn, üyeliğinin askıya alınması kararının ardından verdiği mülakatta, toplumda ve partide Yahudi düşmanlığı sorununun varlığını kabul ettiğini, buna karşı mücadele için gerekli adımları attığını, ancak partideki sorunun boyutunun olduğundan daha büyük gösterildiğini söyledi.

Corbyn daha önce Facebook'tan yaptığı açıklamada da "İşçi Partisi'nde antisemitizm sorunu yaşandığını inkar edenlerin yanlış olduğunu kesinlikle açıkladım. Antisemitizmle suçlanan üye sayısının yanlış bir izlenim yarattığı da inkar edilemez. Anketin gösterdiği gibi, abartılan şey bu, sorunun ciddiyeti değil" ifadelerini kullandı.

Jeremy Corbyn, 2015'te parti liderliğine seçilmiş, İşçi Partisi'nin 2015'te yüzde 30 olan oy oranını 2017'de yüzde 40'a çıkarmış ve özellikle gençler arasında parti üyeliğinin büyük ölçüde artmasını sağlamıştı. Ancak Aralık 2019'daki erken seçimlerde parlamentodaki sandalye sayısında büyük düşüş yaşanması ardından istifa etmişti.