Hablemitoğlu suikastı kilit şüphelisine Ukrayna'dan özel muamele

Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastının kilit şüphelisi Nuri Gökhan Bozkır'ın Ukrayna'dan Türkiye'ye iade süreci, dosyanın mahkemesine 3 aydır ulaşamaması gerekçesiyle çıkmaza girdi. Davayı takip eden savcılık Bozkır'ın yeniden tutuklanması için Temyiz Mahkemesi'ne yaptığı başvuruyu zaman aşımı nedeniyle bugünkü duruşmada geri çekmek zorunda kaldı. Ev hapsi şartları da hafifleştirilen zanlının Ukrayna'da yeniden tutuklanmasının önü kapandı.

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastının katil zanlılarından olduğu değerlendirilen kilit şüpheli Nuri Gökhan Bozkır'ın, yaklaşık 7 ay önce yakalandığı Ukrayna'dan Türkiye'ye iade edilmesine yönelik girişimler henüz sonuç vermedi.

EV HAPSİNİ UYKUDA GEÇİRECEK

Soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Savcısı Zafer Ergün'ün yakalama kararı ve Interpol'ün kırmızı bülten çıkartması sonrası 10 Temmuz 2019 tarihinde Ukrayna'nın başkenti Kiev'de düzenlenen özel operasyonla gözaltına alınan eski Özel Kuvvetler mensubu Nuri Gökhan Bozkır, 3 ay cezaevinde kaldıktan sonra Ukrayna mahkemesi tarafından elektronik kelepçeyle ev hapsine çıkarılmıştı. Kiev Şevçenko Mahkemesi, 8 Ocak'ta yapılan duruşmada Bozkır'ın ev hapsinin süresini 10 Mart tarihine kadar uzattı. Bozkır'ın saat 19: 00'dan sonra sokağa çıkmasının yasak olduğu ev hapsi tedbiri, 23: 00-06: 00 saatleri arasında evde bulunma zorunluluğu şeklinde yeniden düzenlendi.

UKRAYNA MAHKEMESİNDEN OYALAMA TAKTİĞİ

Ukraynalı savcının şüphelinin yeniden tutuklanması talebiyle Kiev Temyiz Mahkemesi'nde açtığı dava ise, yaklaşık 3 ay boyunca yerel mahkemeden evrakların ulaştırılmaması nedeniyle zaman aşımına uğradı. 10 Ocak'ta evrak eksikliği nedeniyle beşinci kez ertelenen davanın bugünkü son duruşmasında, zaman aşımı nedeniyle savcılık temyiz başvurusunu geri çekince usulden ret kararı verildi. Böylece Kiev Şevçenko Mahkemesi tarafından verilen ev hapsi kararına savcılığın yeniden itiraz etme hakkı ortadan kalktı. Bozkır, ancak iade kararı çıkması halinde Ukrayna'da yeniden tutuklanabilecek.

EV HAPSİ ADLİ KONTROLE ÇEVRİLEBİLİR

Ukrayna yasalarına göre, ev hapsinin toplam süresi en fazla 6 ay olabileceği için, bu sürenin ardından Bozkır hakkında adli kontrol tedbiri uygulanabilecek. Buna göre, 18 Ekim tarihindeki kararla ev hapsine alınan şüpheli, 18 Nisan'a kadar eğer Türkiye'ye iade edilmemiş olursa, bu tarihten sonra Kiev'i terk etmeme ve imza atma şeklinde adli kontrole tabi tutulabilecek. İade süreciyle ilgili farklı bir gelişme yaşanmazsa, Bozkır'ın ev hapsinde tutulma kararı 10 Mart'a yakın bir tarihte yeniden incelenecek.

TÜRKİYE'YE İADESİ ENGELLENMEYE ÇALIŞILIYOR

Ukrayna'nın Bozkır'ın Türkiye'ye iadesi yönünde karar verebilmesi için, zanlının Ağustos ayında yaptığı siyasi sığınma başvurusunun sonuçlanması gerekiyor. Siyasi sığınma başvurusunun yasal inceleme süresinin toplamda 6 ay olduğu, ancak gerek görülmesi halinde bu sürenin uzatılabileceği öğrenildi. Ukrayna Göç İdaresi önümüzdeki aylarda sığınma başvurusunu reddederse Bozkır'ın bu karara da itiraz etme hakkı var ve bu durumda süreç daha fazla uzayabilecek.

TÜRKİYE'DEN EK EVRAK İSTENMESİ SÜRECİ UZATTI

Necip Hablemitoğu cinayetinin şüphelisi Nuri Gökhan Bozkır, 10 Temmuz'da Kiev'de yakalanmasından yaklaşık 1 ay sonra avukatları aracılığıyla Ukrayna Göç İdaresi'ne sığınma başvurusunda bulundu. Bu 1 aylık süre içinde Kiev Savcılığı, iade talebinin 'Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesine uygun olmadığı' gerekçesiyle Türkiye'den ek bilgi talep etti. Türkiye'den yanıt beklendiği sırada Bozkır'ın sığınma başvurusu yapması, savcılığın iade kararı almasının önünü tıkamış oldu.

KARAKUTUYA ÜÇÜNCÜ ÜLKE SEÇENEĞİ

Ukrayna Göç İdaresi'nin sığınma başvurusunu nihai olarak reddetmesi halinde, Kiev Savcılığı'nın Bozkır'ın iadesine karar vermesinin ve ardından zanlının mahkeme kararıyla tutuklanmasının önü açılacak. Ukrayna'dan siyasi sığınma hakkı alamaması ancak Türkiye'ye iade de edilmemesi durumunda ise, Necip Hablemitoğlu cinayetinin kilit şüphelisi Nuri Gökhan Bozkır'ın, hakkındaki kırmızı bülten kararına rağmen üçüncü bir ülkeye gitme ihtimali de bulunuyor. Zanlının Türkiye'de sorgulanması durumunda cinayetin arkasındaki sır perdesinin kalkacağı ve faillerin yakalanacağı belirtiliyor.