Greta Thunberg'in babası: Kızım mutlu ama ben onun için endişeliyim

Greta Thunberg'in babası, kızının okulunu bırakıp iklim krizi ile mücadelenin ön saflarına geçmesinin "iyi bir fikir olmadığını" düşünüyor.

16 yaşındaki İsveçli kızın başlattığı okul boykotu dünya çapında milyonlarca insanı harekete geçirmiş ve iklim değişikliği konusunu gündemin başına taşıyarak farkındalığın artmasına katkıda bulunmuştu.

Fakat BBC'nin konuştuğu babası Svante Thunberg, kızının iklim krizine karşı protesto eylemi olarak okulunu bırakmasını desteklemediğini söyledi.

Thunberg, Greta'nın eylemine başladığından beri çok daha mutlu olduğunu ama kendisinin, kızının yüzyüze geldiği "nefret" nedeniyle kaygılı olduğunu anlattı.

BBC'de yayınlanan mülakat, Greta'nın misafir editör olarak yönettiği bir programda yer aldı.

Aynı programda Greta, konuk ettiği ünlü İngiliz doğal yaşam uzmanı ve program sunucusu Sir David Attenborough'ya kendisinden ilham aldığını söyledi. Attenborough da Greta'ya "Sen de dünyayı iklim değişikliği konusunda uyandırdın" diye cevap verdi.

David Attenborough Greta'ya, "Benim gibi doğal yaşam savunucularının 20 yıldır başaramadığını, sen başardın" dedi ve İngiltere'de yakında yapılan genel seçimde iklim konusunun gündeme gelmesinin tamamen Greta sayesinde mümkün olabildiğini de ekledi.

Greta iklim krizi konusunda dünya liderlerinin somut adımlar atması talebiyle bir hareketin başını çekmiş ve bu nedenle Nobel Barış Ödülü'ne de aday gösterilmişti. Greta örneğini izleyen öğrenciler dünyanın dört bir yanında iklim krizi konusunu gündeme getirmek amacıyla okul boykotları yapmıştı.

Greta Thunberg, BBC'nin bu Noel ve Yılbaşı döneminde, programlarına konuk editör olarak davet ettiği beş ünlü isimden biri ve programı İsveç'ten yönetti.

Babasının kaygıları neler?

Greta Thunberg'in babası BBC'nin sorularını yanıtlarken, kızının okul boykotuna başlamadan 3-4 yıl depresyonla mücadele ettiğini, konuşmamaya, okula gitmemeye başladığını anlattı, "Bu bir anne baba için tam bir kabustu" diye konuştu.

Babası bu dönemde Greta ve küçük kızı Beata ile daha çok zaman geçirmeye karar verdiğini anlatıyor. Greta'nın opera sanatçısı ve eski bir Eurovision yarışmacısı olan annesi Malena Ernman da ailecek birarada vakit geçirebilmek için aynı dönemde bir çok sözleşmesini iptal etmiş.

Doktora da gitmişler. Svante Thunberge, doktorun Greta'ya 4 yıl önce otizmin bir türü olan Asperger teşhisi koyduğunu, bu hastalığın Greta'ya aynı zamanda verili kategoriler dışında düşünme yetisi de sağladığını söylüyor.

Bunu izleyen yıllarda anne baba ve çocuklar iklim değişikliği konusunu araştırmaya ve kendi aralarında tartışmaya başlamışlar. Greta bu konuya giderek daha büyük bir tutkuyla bağlanmış.

Greta çok aktif insan hakları savunucuları olan anne ve babasını "büyük ikiyüzlülük" ile suçlamaya başlamış, "İklim konusunu ciddiye almıyorsak kimin insan haklarını savunuyoruz?" diye sormuş.

Babası Greta'nın enerjisiyle anne babasını da çok daha çevre dostu bir yola soktuğunu, eşinin artık uçakla seyahat etmediğini, kendisinin de vegan olduğunu anlatıyor.

Svatne Thunberg, kızıyla birlikte New York ve Madrid'de yapılan Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi toplantılarına da gitti. Baba kız Greta çevreye etkisi nedeniyle uçağa binmeyi reddettiği için sıfır karbon salımı olan bir tekneyle seyahat ettiler.

Baba Thunberg "Bütün bunları yaptım. Doğru olduklarını biliyorum. Ama ben bunları iklimi değil kızımı kurtarmak için yaptım"dedi ve sürdürdü: "İki kızım var ve açıkçası benim için önemli olan onlar. Sadece onların mutlu olduğunu görmek istiyorum."

Sonuçta Svatne Thunberg'in çabaları bu yönden meyvasını vermiş. Babasına göre Greta çok değişmiş ve eylemci hayatında çok mutlu.

Babası, "Dansediyor, gülüyor, çok güzel zaman geçiriyoruz. Bence çok iyi durumda" diyor.

Fakat babayı üzen bir şey var. Greta'nın okul boykotu internet üzerinden yaygınlaştığından bu yana, değişmek istemeyen, yaşam tarzını değiştirmek istemeyen bir çok insanlar "tacizkar mesajlar" alıyorlar.

Svatne Thunberg, sahte haberler ve üretilen nefretten endişe ettiğini ancak Greta'nın bu tür şeyleri pek ciddiye almadığını, gülüp geçtiğini de ekliyor.