Fransa Seçimleri: Peki Macron İçin Bundan Sonraki Adım Ne Olacak ?

Emmanuel Macron siyaset sahnesine yeni çıkmış biri iken yalnızca bir kaç yıl içinde Fransa Devlet Başkanlığı'na yükselebildi.

Fransa siyasetine yeni bir soluk getirme sözü verdi. Peki kuracağı hükümet tam olarak neye benzeyecek ?

Macron, seçimden iki gün önce katıldığı bir radyo yayınında, eğer Pazar günü yapılacak seçimde kazanırsa başbakanlık için bir adayı olduğunu duyurmuştu.

İsmini açıklamadığı bu kişi ile ilgili yalnızca "siyasette deneyimli aynı zamanda parlamento çoğunluğunu yönetme konusunda ehil biri" ifadesini kullandı.

Başbakan adayının isminin peşine düşen Fransız basını ise kampanya içinde tam bir duvarla karşılaştı.

Bu gizlilik seviyesi bir yanıyla anlaşılabilir. En iyi şartlarda bile zor bir konu olan hükümet kurmak, Macron'un pozisyonunda biri için çok daha hassas bir konu.

Macron'a Elysée Sarayı'nın kapısını açan şey, seçmene verdiği değişim sözüydü. Ancak kampanya döneminin romantizmi yerini hükümet kurmanın gerçekliğine bırakmış durumda.

Kampanya süresince destekçilerine, Fransız siyasetinde yeni yüzler vaat eden, mevcut düzeni yıkarak, politikaya yeni bir ahlak kazandırma sözü veren Macron'un, yaş ortalaması 30 olduğu söylenen "En Marche!" hareketinde tecrübeli isimlere de ihtiyacı olacak. Özellikle de güvenlik alanında.

Macron'un ekibinde öne çıkan isimler kimler ?

Alexis Kohler (43 yaşında) : Elysée Sarayı'ndaki genel sekreterlik koltuğunu alacağı düşünülen Macron'un özel danışmanı.

Brigitte Trogneux (64 yaşında) : Macron'un eşi olan Trogneux, kampanya süresince seçim konuşmalarını yazıyordu. Bundan sonra ise, başkanlık makamına ulaşan bir "köprü" olacağı konuşuluyor.

Ismaël Emelien (29 yaşında) : Macron'un sağ kolu ve uzun zamandır arkadaşı. Yeni başkana stratejik danışmanlık yapması bekleniyor.

Jean Pisani-Ferry (65 yaşında) : Macron'un ekonomik programının ve "büyük düşüncelerinin" başında olacak, ekonomi profesörü.

Sophie Gagnant-Ferracci (40 yaşında) : Kampanya ekibinin başındaki isim. Son derece deneyimli bir avukat ve Macron'un uzun zamandır arkadaşı.

François Bayrou (65 yaşında) : Fransız siyasetinde ağırlığı olan biri. Merkezdeki Demokrat Hareket partisinin lideri ki Şubat ayında Macron'un adaylığına verdiği destek itici güç olmuştu.

'Eskiler her şeyi berbat etti'

Libération gazetesinin dış haberler bölümünde çalışmış olan gazeteci Pierre Haski, "Macron'un çevresindeki genç teknokratlar, bir fırsat yakalamak için sabırsız durumda" şeklinde tanımlıyor gelinen durumu.

Haski, bu gençlerin, "Eskiler her şeyi berbat etti" düşüncesinde olduklarını ancak Emmanuel Macron'un, siyaset sahnesinin geleneksel isimleriyle, gençler arasında bir denge bulması gerektiğini söylüyor. Haski'ye göre, "yalnızca yeni jenerasyonla olmaz"

Macron'un seçmene verdiği değişim sözü ile bir hükümetin gerektirdiklerini dengelemesi kolay olmayacak. Özellikle de farklı görüşlerden oluşacak kabinede ve bölünmüş bir parlamentoda.

Bu da Macron için ikinci zorlayıcı nokta olacak; yani sağ ve solu harmanlamak.

Emmanuel Macron, kampanyasında yalnızca eski siyasetçiler ile yeni yüzlerin bir karışımının sözünü vermedi. Aynı zamanda merkez sol ve merkez sağ siyaseti biraraya getirme vaadi de verdi.

'Daha önce eşi olmayan bir durum'

"En Marche!" (İlerleme) hareketi Macron devlet başkanı seçilmeden yalnızca bir yıl önce kuruldu. Henüz düzenli bir siyasi yapı haline gelememiş olan hareket, sorumluluğun değişik politik alanlarda görevlendirilmiş yöneticilere dağıtılması ile yoluna devam ediyor.

Ancak belirsizlik özellikle de söz konusu başbakanlık koltuğu olduğunda yerini hızla spekülasyonlara bırakabiliyor.

Cuma günü yayınlanan bir ankete göre, Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı ve eski Ekonomi Bakanı Christine Lagarde, başbakanlık koltuğu için halk nezdinde en popüler isim oldu.

Bazı yorumculara göre, Lagarde'ın, hem geçmişteki bakanlık tecrübesi hem de daha önce seçilerek iş başına gelmemiş olması ile "yeni yüz olma" kriterini de kapsaması, onu iyi bir aday haline getiriyor.

Başbakanlık için adı öne çıkan bir diğer aday, şu anki Savunma Bakanı Yves Le Drian. Çeşitli yorumcular, Ulusal Cephe lideri Le Pen tarafından sürekli "terörizme karşı yumuşak" olmakla suçlanan Macron'un, Drian seçimiyle, önemli bir mesaj verebileceğini ifade ediyor.

Gazeteci Pierre Haski, bunun eşi benzeri olmayan bir durum olduğu ifade ederek, "Sıfırdan bir takım yaratmak; daha önce siyaseten böyle bir şey tecrübe etmedik" diyor.

'Macron'un aklında olanı bilen bir tek kişi var'

Birçok yoruma göre, Macron'un aklında olanı bilen bir tek kişi var; o da eşi Brigitte Trogneux.

Ancak yine çoğu yorumcuya göre, her ne kadar eşinin kampanyasında önemli bir rol oynamış olsa da Trogneux'nun dikkat çekici bir siyasi makama getirilmesi çok ihtimal dahilinde değil.

Özellikle de Macron, aile üyelerini siyasi makamlara getiren politikacılara karşı net bir tavır takınmış ve kendisinden 24 yaş büyük olan eşi ile öğretmenliğini yaptığı sırada başlayan tanışıklıkları tartışma yaratmış iken.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi, Emmanuel Macron'un önünde şimdi de tüm koltukları yenilecek Fransa parlamentosu seçimleri var. Macron'un partisi En Marche! mevcut 577 koltuk için de aday çıkaracağını açıklamıştı.

En Marche! hareketinin, yapılacak olan seçimde parlamentonun salt çoğunluğunu sağlaması ihtimaline mucize gözüyle bakılıyor.

Sonuç olarak Emmanuel Macron'un hükümet etme konusunda zorlanması muhtemel. Ekonomi bakanlığı yaptığı süreçte, ayrı ayrı konularda partiler arası uzlaşma sağlamanın ne denli güç ve yıpratıcı olduğunu deneyimledi.

Başbakan kim olacak ?

Bundan sonra her şey, En Marche! hareketinin istikrarlı bir koalisyon kurmasına ve hedeflediği reformları parlamentodan geçirebilmesine bağlı.

Bu anlamda önümüzdeki günler yeni başkanın ekibi için müthiş bir hareketlilik içinde geçecek. Diğer taraftan da Fransa siyasetinin merkez sağ ve merkez solundaki iki parti, Macron'un bu galibiyetinin ülke siyasetinin geleceği için ne anlama geldiğini anlamaya çalışacak.

Bu partilerden bazı isimler ona katılabilir. ve hatta bunların sayısı artar ise bu, Fransa siyasetinin iki temel partisi için ölüm ilanı bile olabilir.

Macron için yeterli olan miktar, gemiyi dengede tutmasına yetecek kadar olan. Ama fazlası siyasi vizyonunu denizin dibine gönderebilir.

Ve tabii bu gemide bir de, henüz ismi bilinmeyen, bir başbakan olacak.