Berlusconi'nin Kader Günü

İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi, güven oylaması öncesinde Senato'da yaptığı konuşmada, İtalyanların kendisini istememeleri halinde yatıyla denize açılacağını söyledi.

Silvio Berlusconi liderliğindeki merkez sağ koalisyonu için bugün yapılacak güven oylaması, İtalya'nın Değerleri Partisi'nin lideri Antonio Di Pietro'nun "Berlusconi bazı milletvekillerini satın alıyor" tartışmasının gölgesinde gerçekleşecek.

Berlusconi hükümeti, Senato'da 311 sandalyeyle yeterli çoğunluğa sahip ancak 630 sandalyesi bulunan Temsilciler Meclisi'nde 4 ile 7 kararsız milletvekilinin vereceği oylar hükümetin kaderini belirleyecek. Hükümet buradan yeterli oyu elde edemezse ülkede bir erken seçim söz konusu. Başbakan Berlusconi'nin partisi Halkın Özgürlüğü Partisi'nden koparak Temsilciler Meclisi Başkanı Gianfranco Fini liderliğindeki Gelecek ve İtalya'ya Özgürlük Grubu ise oylama öncesi Berlusconi'ye son kez istifa çağrısında bulunarak, isteklerinin yerine gelmemesi durumunda olumsuz yönde oy kullanacaklarını belirtti.

Berlusconi ise akşam saatlerinde Senato'da yaptığı konuşmada istifa etmeyeceğini, bu şekilde bir diktanın kabul edilemeyeceğinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano da erken seçimin ekonomik açıdan iyi gitmeyen İtalya için doğru olmayacağını belirterek, krizin parlamentoda çözülmesi gerektiğini söyledi.

BERLUSCONI İTTİFAK ÖNERDİ

Sabah Senato'da bir konuşma yapan Berlusconi de krizin delilik olacağını, mevcut koalisyonu takviyeye hazır olduklarının altını çizerek, ılımlılara ittifak önerdi. Liderliğindeki hükümetin, ekonomik kriz şartlarına rağmen ülkeyi gayet iyi yönettiğini söyleyen Berlusconi, "İhtiyacımız olmayan tek şey, tünelin ucunun bile görünmediği bir krizdir. Aleyhimizde oy kullananlar, seçmenden aldıkları yetkiyi kötüye kullanmış olurlar" diye konuştu.

Silvio Berlusconi hükümetin güven oyu alacağına inandığını belirterek, "Oy farkı o kadar az olacak ki bundan sonra ülkeyi yönetmekte çok zorlanacağız. Zaten en kısa yol yine de erken seçimler olacak herhalde" diye konuştu. Siyasi istikrarın önemine de değinen Silvio Berlusconi, "Aklım başımda. İtalyanlar beni istemezlerse hayatın tadını çıkartmaya hazırım. Antigua'daki yatım denize açılmam için beni bekliyor" dedi. Önce Senato'da ardından Temsilciler Meclisi'nde yapılacak oylamanın akşama doğru sonuçlanması bekleniyor.

"BERLUSCONİ'NİN VAKTİ DOLMALI"

Batı'daki iş çevrelerinin etkin gazetesi Financial Times ise, "Berlusconi'nin vakti dolmalı" başlıklı başyazısında, güven oylamasının, İtalyan milletvekillerine sorumluluklarına sahip çıkıp Berlusconi'ye "kapıyı gösterme şansı" verdiğini vurguladı. Gazete, şu görüşleri aktardı:

"Böylece siyasiler, en azından başbakanın siyasi ve ekonomik çıkarlarına tam bağımlı olmayanları, sonunda milyarder medya patronunun 17 yıllık siyasi kariyerinde İtalyan kamu yaşamına verdiği zararı takdir edebilir. Bir siyasetçi ve İtalyan medyasındaki başlıca güç olmasından kaynaklanan çıkar çatışmasını hiç bir zaman tatmin edici bir şekilde halletmedi. Kendisine dokunulmazlık sağlayan yasalar çıkartarak, şahsi çıkarları için görevini kullandı. Kendisini vizyon sahibi bir işadamı gibi sunmasına karşın, İtalya'nın rekabet gücünü artıracak yapısal ekonomik reformları yapma fırsatlarını boşa harcadı. İtalya'nın enerji çıkarlarını garanti altına alma arzusu adına Rusya Başbakanı Vladimir Putin ile fazla yakınlaştı. Bu hatalarına kıyasla, 70'lik Berlusconi'nin cinsel yaşamındaki acayipliklerle ilgili hikyeler çok önemsiz."

AVRUPA'NIN GÖZÜ "ÇİZME"DE

İngiliz Guardian gazetesi Berlusconi'nin eski müttefiklerinden Gianfranco Fini'nin 'Berlusconi'nin derdi yargıdan kaçmak' sözlerini öne çıkardı. Fini, Berlusconi'nin sadece iş yaşamında yaptıklarıyla ilgili iddialar nedeniyle yargılanmaktan kaçmak için, iktidarda kalmak istediğini öne sürdüğünü belirten gazete, "Güven oylamalarında sonuç ne olursa olsun, bu hükümeti felç edecektir. Berlusconi'nin umurunda değil. Çünkü niyeti ülkeyi yönetmek değil, yargılanmaktan kaçmak için başbakanlıkta kalmak" sözlerini aktardı.