ABD Yüksek Mahkemesi, Trump'ın Colorado ön seçimlerine katılmasını engelleyen kararı inceleyecek

ABD Yüksek Mahkemesi, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Colorado eyaletinde ön seçimlere katılmasını engelleyen eyalet kararına itiraz başvurusunu kabul edip, davaya bakacağını açıkladı. Bu davanın sonucu, Trump’ın 2024 başkanlık ön seçimlerinde aday olup olamayacağını belirleyecek.

Yüksek Mahkeme davayı Şubat ayında gündemine alacak ve karar ulusal çapta uygulanacak.

Farklı eyaletlerde Trump’ın oy pusulasından çıkarılması için davalar devam ediyor.

Colorado Yüksek Mahkemesi, 6 Ocak Kongre baskınında kalkışma ve ayaklanma suçlarını işlediğini savunarak Trump'ı ön seçimlerden menetmişti.

3'e karşı 4 oyla alınan karara gerekçe olarak ABD Anayasası'nın 14. maddesi gösterilmişti.

Söz konusu maddenin 3. fıkrası, Anayasa üzerine yemin ederek görev almış herhangi bir eyalet yetkilisinin veya federal yetkilinin, “devlete karşı kalkışma veya ayaklanmaya katılamayacağını ve devletin düşmanlarına yardım edemeyeceğini” öngörüyor.

14. Madde ilk kez Amerikan İç Savaşı sonrası onaylandı ve yenilen taraftaki bazı güney eyaletlerinin temsilcilerinin kamu görevlerine dönmesini engellemek için uygulandı.

ABD'de ilk kez bir eyalette anayasanın bu maddesine atıfla, bir başkan adayının oy pusulasından çıkarılması kararı alındı ve Trump'ın "uygun bir aday olmadığı" kaydedildi.

Yüksek Mahkeme'nin Trump'ın itirazını görüşme kararı, 27 eyaletteki başsavcıların mahkemeden Colorado'nun kararını reddetmesi talebiyle başvuruda bulunmalarının ardından geldi.

Başvuruda, Trump'ın oy pusulasından çıkarılmasının “ülke genelinde kaos yaratacağı" savunuluyor.

Trump’ın avukatları da, "Colorado Yüksek Mahkemesi’nin kararı, Colorado'daki milyonlarca seçmeni Anayasa’ya aykırı olarak haklarından mahrum bırakacaktır ve muhtemelen ülke çapında on milyonlarca seçmeni haklarından mahrum bırakmak için bir örnek olarak kullanılacaktır" ifadeleriyle karara itiraz etti.

Colorado’nun ardından Maine eyaletinde de aynı nedenle Trump’ın eyalette seçime girmesinin mümkün olmadığına karar verilmişti. Trump’ın avukatları bu karara da itiraz etmişti.