ABD'nin Atina Büyükelçisi: Deniz sınırları Türkiye'nin yaptığı gibi tek taraflı olarak belirlenemez

ABD'nin Atina Büyükelçisi Goffrey, Türkiye'nin Libya ile imzaladığı deniz yetki alanları anlaşmasının "ABD'nin görüşüyle taban tabana zıt olduğunu" vurguladı, Yunanistan ile Türkiye arasındaki gerilimden de Rusya'nın karlı çıkacağını söyledi.

Yunanistan'ın MEGA TV kanalına Türk-Yunan ilişkilerini değerlendiren Pyatt, Türkiye ile Libya ile arasında imzalanan deniz yetki alanları anlaşması konusunda konuştu:

"Gerek ABD'nin gerekse benim şahsi görüşüm, Türkiye'nin Libya mutabakatı ile ilgili uluslararası deniz hukukunu yorumlama anlayışı ile taban tabana zıt.

"ABD, adaların da kıtalarla aynı sahil faaliyetleri haklarına sahip olduğuna inanıyor. Bu sebeple ABD, deniz sınırlarının, geçen yıl Türkiye'nin yaptığı gibi tek taraflı olarak değil; diyalog yoluyla belirlenmesinden yana."

Türkiye ile Libya'daki Birleşmiş Milletler'in tanıdığı Trablus hükümeti arasında imzalanan deniz yetki alanları anlaşması, Yunanistan'ın da hak iddia ettiği açık denizden geçiyor ve Girit adasınının kara sularını sınır olarak alıyor.

Yunanistan ve Yunanistan'la arasında farklı bir deniz yetki alanı anlaşması olan Kıbrıs, bu sebeple bu anlaşmaya karşı çıkıyor.

Pyatt son günlerde gözlenen Türk-Yunan ilişkilerindeki gerginliğin yakından takip edildiğini ve ABD'nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield ile sürekli temas halinde bulunduğunu söyledi:

"Bizim kırmızı çizgilerimiz, NATO'nun iki önemli müteffiki arasında, tesadüfi ya da değil, olası bir askeri çatışmanın çıkmasıdır. NATO'nun iki önemli müttefiki arasında çıkacak olası bir çatışmadan, Avrupa-Atlantik ittifakının değer ve ilkelerine karşı çıkan rakiplerimiz yararlanacak; Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin karlı çıkacaktır."

Pyatt, özellikle uçuşlarda olası askeri kazaların önlenmesi için "Atina ile Ankara arasındaki güven artırıcı önlemler diyalogunun devam etmesi gerektiğini" söyledi.

Meriç Nehri'ni geçmeye çalışan göçmenler "kurban edildi"

Pyatt, koronavirüs salgınının tüm dünyaya yayılmasından önce, Şubat ve Mart aylarında sınır bölgesinde ve Meriç Nehri'nde yaşanan göçmen akını ile ilgili soruyu ise "Göçmenlerin Meriç sınırına gitmeleri için Türk hükümeti tarafından cesaretlendirildiklerine ve Avrupa sınırlarının açıldığına dair kendilerine verilen yanlış bilgilerin sonucunda sınıra yığıldıklarına inanıyoruz" diye yanıtladı.

Yunanistan'ın göçmenlere yönelik eylemlerine doğrudan değinmeyen Büyükelçi, bu göçmenlerden bazıalrının "kurban düştüğünü" söyledi:

"ABD, Yunanistan'ın egemenlik sınırlarının ihlal edilmesine karşı açık bir tavır sergiledi."