Pakistanlı genci Bayrampaşa'da öldürüp Edirne'ye götüren sanıkların davasında karar

Pakistanlı genci Bayrampaşa'da öldürüp Edirne'ye götüren sanıkların davasında karar

İSTANBUL Bayrampaşa'da Pakistanlı Sulman Ali'nin bıçaklanarak öldürülüp, cesedinin battaniyeye sarılı bir şekilde Edirne'ye bırakılmasına ilişkin 5 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, 1 sanığı 10 yıl hapis, 2 sanığı ise 7 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Bayrampaşa'da 3 Aralık 2020 tarihinde Pakistanlı Sulman Ali'nin bıçaklanarak öldürülüp cesedinin, battaniyeye sarılı halde Edirne Uzunköprü'ye bırakılmasına ilişkin 5 sanığın yargılandığı dava karara bağlandı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya başka suçtan tutuklu sanık Sezer Balıkçı SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla bağlandı. Tutuksuz sanık Cuma Özbey mahkemeye katılmazken, tutuklu sanıklar İftkhara Anmed, Syed Muhammad Imran Bukharı ve Zahir Shad ise sanık avukatlarıyla birlikte salonda hazır bulundu. Duruşmada sanıklar ile avukatları esasa ilişkin savunmalarını yaptı. Daha sonra son sözleri sorulan sanıklar mahkemeden beraatlarını talep etti.

1 sanığa 10, 2 sanığa 7 yıl hapis cezası

Alınan savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık İftkhara Anmed'in 'ihmali davranışla ölüme neden olma' suçundan haksız tahrik indirimi de uygulayarak 10 yıl hapis cezasıyla cezalandırdı. Heyet, sanıklar Zahir Shad ve Syed Muhammad Imran Bukharı'i ise 'ihmali davranışla ölüme neden olma' suçundan ve eylemlerinin sanık Anmed'e yardım etme boyutunda olduğu gerekçesiyle cezasında indirim yaparak 7 yıl hapse çarptırdı.

2 sanığa beraat

Mahkeme, sanıklar Cuma Özbey ile Sezer Balıkçı'nın 'suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme' suçundan her türlü şüpheden uzak ve inandırıcı bir delil bulunmadığı gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlarına karar verdi. Öte yandan tutuklu sanıkların üzerlerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti gerekçesiyle tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, olaya ilişkin tanık olarak beyanı alınan Molana Ishtıaq Ahmad'ın Sulman Ali'nin ölümünden yaklaşık 2 hafta sonra Pakistan Başkonsolosluğu'na giderek, bulunduğu ihbarda Ali'nin öldürülüp Edirne Uzunköprü'ye bırakıldığını söylediği ve bununla ilgili yardım talebinde bulunduğu aktarıldı. İddianamede, şüphelilerin, tanıkların ve maktulün olay günü birlikte yemek yediği sırada maktul ile şüpheliler arasında tartışma çıktığı, tartışmanın kavgaya dönüştüğü, şüphelilerin maktulü bıçakladığı, maktulün yaralanmasının öldürücü nitelikte olduğu ve ölüm sebebinin bu yaralanmadan dolayı olduğu aktarıldı.

Tanıkların, şüphelilerden çekindikleri için bir süre olaya müdahale etmeyip, ihbarda bulunmadıklarının anlatıldığı iddianamede, şüphelilerin maktul yaralı haldeyken Pakistanlı bir doktorla görüntülü konuştukları ancak doktorun maktulün ölmüş olmasını söylemesi üzerine araç çağırarak Edirne Uzunköprü'ye gittikleri ve cesedi battaniyeye sarılı halde Kiremitçi Sahil köyü yakınlarında boş bir araziye bıraktıkları anlatıldı. Şüpheliler Syed Muhammad İmran Bukhari, Zahir Shad ve İftkhar Ahmad'in 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapsinin istendiği iddianamede, şüpheliler Cuma Özbey ve Sezer Balıkçı'nın ise 'suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme' suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.