Kartalkaya'daki en acı telefon! "Ne olur bizi kurtar yanıyoruz"

Türkiye'yi yasa boğan ve 79 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel yangınından acı hikayeler gelmeye devam ediyor.

YARIYIL TATİLİNİ GEÇİRMEK İÇİN GİTMİŞLER

İstanbul'da bir bilişim firmasında CEO olarak görev yapan Tolga Turan'ın eşi Seha Müge Turan ve kızı Alya Turan, yarıyıl tatilini geçirmek için gittikleri Kartalkaya'daki otelde çıkan yangında hayatını kaybetti. Bolu'dan İstanbul'a gönderilen Müge Turan ve kızı için dün Kilyos Merkez Camisi'nde cenaze töreni düzenlendi.

Tolga Turan ve tatile gitmekten son anda vazgeçtiği öğrenilen büyük kızı Eylül Turan taziyeleri cami avlusunda kabul etti. Cenaze namazının kılınmasının ardından Müge Turan ve kızı Kilyos Mezarlığı'nda toprağa verildi.

İngiltere'de üniversitede okuyan Eylül Turan ile babası Tolga Turan'ın İstanbul'da kaldığı, talihsiz anne ve diğer kızları Alya'nın ise komşularıyla beraber tatile gittiği öğrenildi.

YANGIN SIRASINDAN EŞİNDEN YARDIM İSTEMİŞ

Otelin 7. katında 7002 numaralı odada kalan anne ve kızının yangın esnasında dumandan etkilendiği, eşi Tolga Turan'ı arayan Seha Müge Turan'ın "Ne olur bizi kurtar, yanıyoruz" diyerek yardım istediği ortaya çıktı. Baba Turan'ın facianın yaşandığı otele gittiğinde eşi ve kızının cansız bedeni ile karşılaştığı öğrenildi.

TURAN AİLESİNİN BÜYÜK KIZI TATİLE GİTMEKTEN SON ANDA VAZGEÇMİŞ

Cenazede konuşan aile yakınlarından Pınar Nilgün Kutsal, "Ben anneannesinin arkadaşıydım. En çok da o üzülmüştür. Çocuklarını çok iyi yetiştirdiler. Bu ülkeye çok iyi bir evlat vereceklerdi, kısmet olmadı. 2 gün önce bize uğramışlardı. Kedileri sevmiştik, her şey çok iyiydi. Bu sabah haberlerini aldım ve inanamadım. Hayatımda ilk kez bu kadar canım acıyor. Allah hepsini gittikleri yerde rahat ettirsin. Ölen herkesin ruhu şaad olsun. Lütfen bu durumu düzeltelim. Önlemleri ciddiye alalım. Çok fazla can kaybı yaşanıyor. Ülkelerimiz gençleri, iyi yetişmiş insanları en büyük sermayesidir. Lütfen bu sermayemizi koruyalım. Müge'yi çok severdim. Büyük kızları Eylül, İngiltere okuyor. Onu da otele davet etmişler ama gitmek istememiş. Anne kız beraber gitmişler. Müge de eskiden basın mensubuydu. Eşinin kendi bilgisayar şirketi var. Evi şen kahkahalar ile doldururlardı. Bir aile yok oldu. Baba kız kaldılar" dedi.