Eskişehir'de yaşayan Yavuz - Fatma Kadanalı çiftinin kızı Pınar'a çocuk yaşta böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. Kadanalı'ya önce babasından alınan böbrek nakledildi. Bir süre sonra böbrek uyum sağlamadığı için alındı. Pınar bu dönemde görme yetisini kaybetmeye başladı. Pınar'a annesinden verilen böbrek de uyum sağlamadı.
Diyalize bağlı yaşamaya başlayan Pınar Kadanalı yaklaşık 7 yıl önce böbrek yetmezliğine bağlı olarak görme yetisini tamamen kaybetti. Kadanalı ailesi sonra çare olarak organ nakli için Eskişehir'deki evlerini ve yaşantılarını bırakarak, kızlarını Antalya'ya getirdi.
Bu şekilde yaşamanın çok zor olduğunu belirten Pınar Kadanalı, "Ben 25 yıldır böbrek hastasıyım ve diyaliz makinesine bağlı yaşamımı sürdürüyorum. Ancak bu şekilde yaşamak çok zor. 16 yaşındayken okul merdivenlerinden düştüm. Yarım saat kadar ölü gibi kaldım daha sonra hayata döndüm ve yaşam ünitesine bağlandım. Bu hastalığımdan kaynaklı görme yetimi de kaybettim. İnsanların organ bağışı konusunda duyarlı olmasını bekliyorum. İnsanlarımızın bağış konusunda da yanlış bilgileri var. Bağış yalnızca ölünce olmuyor. Bizim öyle bir vaktimiz yok. Benim bekleme gibi bir durumum yok. Ben ölümle yaşam arasında gidip geliyorum" dedi.
Organ naklinde akrabalık şartı aranmaması gerektiğini söyleyen Kadanalı, "Organ sırasında beklerken ölmek istemiyorum. Çünkü çok sayıda bekleyen insan var. Benim yeniden yaşama dönebilmem için katkıda bulunursanız çok sevinirim. Cana can katmış olacaksınız. Ben canlı vericim olmadığı için organ bankası oluşturulmasını ve insanların canlı olarak da donör olabilmesini istiyorum. Burada doku uyumsuz nakil de yapılabiliyor. Devletimizin bu konuda bir yasaklamama getirmemesini, akrabalık şartı aranmamasını istiyorum. Benim gibi organ bekleyen birçok insanın umudu yeniden yeşerecek. Gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor" diye konuştu.
Kadavradan nakil için sıra beklediğini kaydeden Kadanalı, "Annem ve babam bana böbreklerini verdi. Başka uyan kimse kalmadığı için mecbur kadavra sırasında bekliyorum. Eğer bağışlayan bir verici olursa benim için çok iyi olacak. En azından hayata biraz daha umutla bakabilirim. Her gün ölüm kalım savaşı veriyorum. Acı çekmek istemiyorum, hayata dönmek istiyorum. Duyarlı bir vericinin çıkacağına inanmak istiyorum" dedi.'BANA BAĞIMLI KONUMA GELDİ'Kızının bir an önce sağlığına kavuşmasını beklediğini söyleyen anne Fatma Kadanalı da "Burada organ bağışı konusunda hastanelerin daha donanımlı olması nedeniyle ekm ayında Eskişehir'den geldik. Kadavra sırası bekliyoruz ancak pandemi nedeniyle durma noktasına geldi. Organ bağışı konusunda insanlarımız da çok duyarsız. Ben istiyorum ki kızıma organ bağışı olsun, hayata dönsün, yesin içsin, eğlensin. Ben çok zor şeyler yaşıyorum. Sürekli onun yanındayım. Gözlerini kaybedince bağımlı konuma düştü" diye konuştu
Organ bağışının önemine dikkat çeken Fatma Kadanalı, "Kendi başına özgür olamıyor. Sürekli katı yemek zorunda, su içemiyor. Kızım artık daha güzel yaşasın istiyorum. Yeniden hayata dönmek çok güzel bir şey. İnşallah canlı bir vericisi çıkar da kızım tekrar hayata döner. Organ bağışı hayat kurtarır. Ben de babası da böbreklerimizi verdik. Ancak tutmadı, şu an diyalize bağlı yaşıyor" dedi.
Son Dakika › 3.Sayfa › 25 yıldır böbrek yetmezliği yaşayan kadın görme yetisini kaybetti: Sıra beklerken ölmek istemiyorum - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?